Примери за използване на Karanlıkta на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Beni karanlıkta tutarak.
Sadece her zaman beni karanlıkta tutarsın.
Beni karanlıkta mı bırakacaksın?
Güzel. Bo Creel beni karanlıkta bile tanır.
Bizi karanlıkta bırakma, Jason.
Combinations with other parts of speech
Използване с прилагателни
karanlık madde
karanlık enerji
karanlık tarafa
karanlık güçler
karanlık maddenin
karanlık bir yerde
karanlık bir odada
karanlık bir tarafı
karanlık oda
karanlık odada
Повече
Използване с съществителни
Dokuz ay boyunca Jose Feliciano için karanlıkta oturdum!
Bence o karanlıkta kalmalı.
Karanlıkta şarap ve bir kız… Sıkılmaktan ölecek.
Neden beni karanlıkta tutuyorsun?
Karanlıkta otururdu, sonsuz bir karanlıkta. Ve ağlardı.
Gerçekten beni karanlıkta bırakacaksın, değil mi?
Renk gözün dokunuşu, sağırların müziği, karanlıkta bir kelimedir.
Onu karanlıkta tutmak doğru değil. Bu doğru değil.
Korku ve yalnızlığın birleştirdiği karanlıkta kaybolmuş iki ruhtular sadece.
Her ne kadar karanlıkta yaşasak ta güneşe ihtiyacımız var.
İnsanları tutmak için tüm bu girişimler karanlıkta Aslında ne yaptığını hakkında.
Sadece karanlıkta, yemek yemek, ve uyumak için çıkarıyor.
O anahtarları yamultur, saatleri düzeltir… Karanlıkta kendisinin fotoğraflarını çekti.
Orda karanlıkta birşey hareket ediyor. Ve geliyor, Jack Harkness.
İçindeki tüm hayatı çekerler. Karanlıkta tutup sonsuza dek acı çekmene neden olurlar.
Karanlıkta o denli uzun kalmışlar ki ışık gözlerini acıtabilir.
Ama ülkenin geleceği karanlıkta olursa bizimki nasıl aydınlık olabilir ki?
Karanlıkta huzur içinde uyumaları için ölülerin gözlerini kapatırız.
Ve tüm bu referandum karanlıkta gerçekleşti çünkü Facebookta gerçekleşti.
Karanlıkta geçen kırk yıldan sonra beyni, gözlerinin görebildiklerini tanımıyor.
O yüzden bu gece, karanlıkta, sana yardımcı olup tekrar soracağım.
Orada, karanlıkta ayakta durmuş en iyi arkadaşlarımla birlikte o şarkıyı dinliyordum.
O gece karanlıkta uluyan o kar fırtınasında dileğim yerine geldi.
Uzun zaman karanlıkta yaşadıktan sonra, küçük bir ışık pırıltısı başınızı döndürebilir.
Karanlıkta o kadar zaman geçirdim ki neredeyse ay ışığının ne kadar güzel olduğunu unutacaktım.