BILEKLERINDE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

an den Handgelenken

Bileklerinde Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Pantolonu bileklerinde.
Mit runtergelassenen Hosen.
Bileklerinde biraz şişkinlik fark ettim.
Deine Knöchel sind etwas geschwollen.
Sonra ellerine geçip onları bileklerinden keseceğim.
Dann schneide ich deine Hände an den Handgelenken ab.
Onun bileklerinde de kelepçe izi varmıydı?
Hat sie auch Lederstriemen an den Handgelenken?
Rossi, Matthias Leenin el ve bileklerinde de var.
Rossi, da ist auch etwas an Matthias Lees Händen und Handgelenken.
El bileklerinde bazı gerilme çatlakları buldum.
Sie hat Stressfrakturen an den Handgelenken.
Kelepçeden dolayı bileklerinde kesikler vardı.
An den Handgelenken sind Schnittwunden von den Handschellen.
Ceset, bileklerinden tavana asılı bir hâldeydi.
Die Leiche hing an den Handgelenken von der Decke.
Şikâyetçinin omuzlarında, karnında, bileklerinde ve göğsünde oturmak.
Stehen auf Schultern, Magen, Knöcheln und Brust des Klägers.
Karenın bileklerinde de aynı morluklar vardı.
Karen hatte dieselben Blutergüsse an den Armen.
Kollarını buradan çizelim, ve bileklerinden de keseceğiz.
Wir machen mit den Armen weiter und hacken sie an den Handgelenken ab.
Eşinizin bileklerinde… yaralar tespit ettik.
Wir haben an den Handgelenken Ihres Mannes Narben entdeckt.
Ayrıca kullanıcılara favori müziklerini sorunsuz bir şekilde bileklerinde sunuyoruz.”.
Noch dazu bringen wir Nutzern ihre Lieblingsmusik nahtlos ans Handgelenk.".
Kollarında veya bileklerinde bağlanma izi yok.
Keine Anzeichen auf ihren Armen oder Handgelenken, dass sie gefesselt wurde.
Göğüs uçlarını da.Kollarını buradan çizelim, ve bileklerinden de keseceğiz.
Und die Brustwarzen.Wir machen mit den Armen weiter und hacken sie an den Handgelenken ab.
Üç kurbanın da bileklerinde aynı morluklar var.
Alle drei Opfer haben die gleichen Blutergüsse an den Handgelenken.
Göğüs uçlarını da. Kollarını buradan çizelim, ve bileklerinden de keseceğiz.
Wir machen mit den Armen weiter und hacken sie an den Handgelenken ab. Und die Brustwarzen.
Küçük çocuk: annem bana kimin bileklerinde işaretler varsa onların melek olduklarını söylemişti.
Kleiner Junge: Meine Mama sagt, die die Narben am Handgelenk haben sind Engel.
Süreç üzerinde hala çalışıyoruz ama siz onların bileklerinde… kelepçe mi görüyorsunuz?
Ums Handgelenk? Wir prüfen die Funktionsweise noch, aber sehen Sie die Riemen?
Boğazında, bileklerinde ve göğüs tarafındaki belirgin tırmalama izleri. Hepsi de belirleyici.
Diese Streifen am Hals, an den Handgelenken und an der Brust sind alle identisch.
Her birinin göğsünde bir yara izi vardı, ve bileklerinde. Ve sonra, evet, fark etmeye başladık ki.
Dass alle Narben auf der Brust und an den Handgelenken hatten. Und dann fiel uns auf.
Bu bir kişinin bileklerinde direnç bantları ile DynaVision üzerinde eğitilmiş olabilir.
Dies kann auf der Dynavision mit Widerstand Bands an den Handgelenken eines Menschen ausgebildet werden.
Her birinin göğsünde bir yara izi vardı, ve bileklerinde. Ve sonra, evet, fark etmeye başladık ki.
Und an den Handgelenken hatten. Und dann fiel uns auf, dass alle Narben auf der Brust.
Dizlerinde, bileklerinde ve göğsünde, hilal şeklinde, muhtemelen kendisinin yaptığı bazı yara izlerinin olduğu yazıyor.
Spuren von offensichtlicher Selbstverstümmelung, darunter kleine halbmondförmige Narben auf Knien, Händen und Brust.
Gördüğünüz üzere… Bay Griffin‘ in bileklerinde herhangi bir hasar ya da morluk bulunmamakta.
Wie Sie sehen, hat Mr. Griffin keinerlei Trauma oder subkutane Blutergüsse an den Handgelenken.
Geçen ay bulunan liseli kurban gibi… ceset,naylona sarılmıştı ve… boynunda ve bileklerinde morluklar vardı.
In Plastikfolie gewickelt und es wurden ebenfalls Blutergüsse Wiebeim letzten Opfer wurde ihr Körper an Hals und Handgelenken gefunden.
Çeşitli sporcuların kollarında, omuzlarında,dizlerinde ve bileklerinde renkli kinezyoloji bantları vardı.
Dort erschienen verschiedene Athleten mitfarbigem Kinesiologieband an Armen, Schultern, Knien und Handgelenken.
Ve orada karımı buldum bileğine kanlı bir bez sarılıydı.
Und dort fand ich meine Frau mit einem blutigen Tuch, um ihr Handgelenk gewickelt.
Bileği gevşetin ve kalçanızın sağına vurun. Şaplat!
Handgelenk locker lassen und auf den rechten Po klatschen!
Çünkü o, bu bileği kırarak kariyerimin üç yılına mal olan tek kişi.
Weil er es war, der diesen Knöchel gebrochen und meine Karriere um drei Jahre zurückgeworfen hat.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0325

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca