BIR ODA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Isim
Raum
uzay
boşluk
mekân
salon
odayı
oda
alanı
yer
alanını
Platz
yeri
yer
alan
meydanı
koltuk
oda
sırada
boşluk
kare
yerin
Kammer
odası
oda
haznenin
kamer
bölmeyi
eine Suite
bir süit
bir suite
bir oda
bir paketi
Räume
uzay
boşluk
mekân
salon
odayı
oda
alanı
yer
alanını
Raumes
uzay
boşluk
mekân
salon
odayı
oda
alanı
yer
alanını

Bir oda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Güzel bir oda.
Schöner Raum.
Bir oda, iki yatak.
Eine Suite, 2 Betten.
Sadece bir oda.
Nur einen Raum.
Bir oda gördüm.
Ich habe ein Zimmer gesehen.
Sadece bir oda.
Es ist nur ein Raum.
Duvar kasası için bir oda.
Platz für einen Safe.
Orası bir oda değil.
Da ist kein Platz.
Küçük beyaz bir oda.
Eine kleine, weiße Kammer.
Bize bir oda lazım.
Wir brauchen ein Zimmer.
Evinde benim için bir oda yok.
In diesem Haus ist kein Platz für mich.
Ama bir oda eksik.
Aber es fehlt ein Zimmer.
Hapiste bizim için bir oda yok.
Im Gefängnis ist eh kein Platz für uns.
Sadece bir oda, lütfen.
Nur einen Raum, bitte.
Bir oda arıyorum.- Neden?
Warum?- Ich suche ein Zimmer.
Korkunç bir oda bu.
Dieser Raum ist unheimlich.
Her bir oda nasıl kullanılacak?
Wie wird jeder Platz genutzt?
Hatta son bir oda olur.
Am Schluss könnte sogar eine Kammer sein.
Baka bir oda ya da evde kalmaya balad!
Nimm Dir ein Einzelzimmer oder bleib zu Hause!
Bakmam gereken bir oda daha var.
Ich muss noch einen Raum prüfen.
Bir oda olabilir, birçok şey olabilir” dedi.
Es könnte eine Kammer sein, es könnte vieles sein.“.
Hayır. Bir oda buldum.
Nein. Nein, ich fand ein Zimmer.
Limanın en güzel otelinde bir oda tuttum.
Ich habe eine Suite im besten Hotel in Lima gebucht.
Sana bir oda buluruz.
Wir werden dir ein Zimmer besorgen.
Gang-hwanın kalbinde hâlâ bir oda var. Doğru.
Stimmt. Gang-hwa hat noch ein Zimmer in seinem Herzen.
Evde bir oda hazırlardık.
Ihnen eine Kammer im Haus angeboten.
Arkadaşıma bir oda lütfen.
Ein Einzelzimmer für meinen Freund, bitte.
Neden bir oda dolusu insanın önünde yapsın ki?
Warum sollte er das vor einem Raum voller Leute tun?
Shaunesseyde bir oda tuttum.
Ich habe ein Zimmer im Shaughnessy's.
Bir oda dolusu insanın babama güldüğünü görüyorum.
Ein Raum voller Leute, die über meinen Vater lachen.
Hadi. Arkada bir oda daha var.
Hinten ist noch Platz. Komm schon.
Sonuçlar: 1912, Zaman: 0.0589

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca