Evlenmek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Evlenmek, ev.
Pragda Evlenmek.
Hochzeit in prag.Evlenmek, çocuk?
Hochzeit, Kinder?İki erkekle evlenmek.
Evlenmek kolaydır.
Heiraten ist leicht.Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
Yurt dışında evlenmek( 1).
Hochzeit im Ausland(1).Evlenmek İçin 08.08.
Hochzeit am 08.08.Hayır, sadece evlenmek değil.
Nein, nicht nur die Ehe.Evlenmek pahalı ya!
Heiraten ist teuer!Dostunla evlenmek istersin.
Evlenmek moda oldu.
Heiraten ist in Mode.Kızkardeşim evlenmek üzere.
Evlenmek Üzere'' oyunu?
Julia önce evlenmek istiyordu.
Julia möchte verheiratet sein.Evlenmek de çözüm değil.
Heiraten Ist Auch Keine Lösung.Benimle… benimle evlenmek istiyordu.
Er wollte mich heiraten.Evlenmek çok güzel bir şey.
Die Ehe ist eine wunderbare Sache.Biz yakında evlenmek istiyoruz.
Wir wollen demnächst heiraten.Evlenmek istiyoruz. Hayır, hayır.
Nein. Nein, wir wollen heiraten.Amaya, seninle evlenmek istiyorum.
Amaya, ich will dich heiraten.Evlenmek istediği birini bulmuş.
Da istjemand, den er heiraten will.Evet.- Neden evlenmek gerekiyor?
Warum muss man verheiratet sein? Ja?Evlenmek için hiçbir zaman geç değil!
Zum Heiraten ist es nie zu spät!Oldu. Alisonla evlenmek istiyorum.
Ich will mit Alison verheiratet sein.Evlenmek yeni bir araba almaya benzer.
Heiraten ist wie ein neues Auto kaufen.Marty, seninle evlenmek istemiyorum.
Marty, ich will dich nicht heiraten.Evlenmek için vakit hiçbir zaman geç değildir.
Zum Heiraten ist es aber nie zu spät.Evet, seninle evlenmek istiyorum.- Evet.- Evet?
Ja.- Ja. Ja, ich will dich heiraten.Akşam tanışıp ertesi gün sabah evlenmek.
Morgens kennen gelernt, abends verheiratet.Sadece evlenmek istiyorum.
Ich will nur verheiratet sein.
