What is the translation of " IS AN EXAMPLE " in Turkish?

• bir örnektir
• örneğidir
• örnek olmalı
• örneğin
• bir örnek
• bir örneğidir
• bir örneği
• örneği
• örnektir
• örnek

Examples of using Is an example in English and their translations into Turkish

This is an example.
Bu bir örnek.

Your reaction to Decker is an example.
Örneğin, Deckera gösterdiğin tepki.

Kemal is an example of this.
Kemal bunun bir örneği.

Gnawa Impulse from Germany is an example.
Almanya Gnawa Impulse bir örnektir.

He is an example of craftiness.
O bir kurnazlık örneği.

Australia is an example.
Avustralya bir örnektir.

This is an example of an endothermic reaction.
Bu endotermik bir tepkime örneğidir.

Spider-Man is an example.
Örümcek Adam bir örnek.

So this is an example from the Yahoo registration page.
Örneğin bu Yahoonun kayıt sayfası.

Your reaction to Decker is an example, Jim.
Örneğin, Deckera gösterdiğin tepki, Jim.

This is an example for family.
Bu aile için bir örnektir.

LacY protein from Escherichia coli is an example of a permease.
Coli deki LacY proteini bir permeaz örneğidir.

This is an example of symbiosis.
Bu bir simbiyoz örneğidir.

Your self-knowledge is an example to us all.
Kendini bu kadar iyi tanıman hepimize örnek olmalı.

And this is an example of a successful evolutionary run.
Ve bu da başarılı bir çalışmanın örneği.

So I think what I would like to show is an example of what happened last year.
Geçen sene olanlardan bir örnek göstereceğim size.

So, this is an example of a device made from a simple piece of paper.
Bu sadece basit bir kağıtdan yapılmış olan bir alet örneğidir.

The AT& T building in New York is an example of postmodern architecture.
New Yorktaki AT& T binası bir postmodern mimari örneğidir.

Dicodess is an example of an open-source model-driven DSS generator.
Dikodess, açık kaynaklı, modele dayalı bir KDS jeneratörünün bir örneğidir.

The concept of'being on time' is an example of such a perception.
Tamam zamanında başlama kavramı bu algılamaya bir örnektir.

The observatory is an example of the Ptolemaic positional astronomy which was shared by many civilizations.
Gözlemevi, birçok medeniyet tarafından paylaşılan Ptolemaik konumsal astronominin bir örneğidir.

To a planet without a magnetic field. Mars is an example of what happens.
Mars, manyetik alanı olmayan bir gezegenin… başına ne gelebileceğine bir örnektir.

Mathematics is an example of a formal language.
Matematik biçimsel dilin bir örneğidir.

As this approach leverages the behavior of users, it is an example of a collaborative filtering technique.
Kullanıcıların davranışlarını kullanması sebebiyle bu yaklaşım bir işbirlikçi filtreleme örneğidir.

The EPIRB is an example of a similar device.
PKU( fenilketonüri) tipik bir pleiotropi örneğidir.

So this is an example.
Bu bir örnek.

Your father is an example of that.
Baban bunun bir örneği.

Your altruism is an example to us all.
Fedakarlığın bize örnek olmalı.

Hepatitis B vaccine is an example of this type of vaccine.
Hepatit B sşısı bu aşılara bir örnektir.

The lava lake at Erta Ale is an example of the same process but in miniature.
Erta Aledeki lav gölü, aynı döngünün minyatür bir örneğidir.