Примери за използване на Izin vererek на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Gitmene izin vererek mi?
Masum insanların ölmesine izin vererek mi?
Sadece öğrenmesine izin vererek hakkında bilgi sahibi olabiliriz.
Masum birinin ölmesine izin vererek mi?
Benimle konuşmana izin vererek büyük bir kumar oynadım, McGewen.
Combinations with other parts of speech
Използване с прилагателни
parmak izinasıl izinlastik izleriyanık izleribirkaç gün izinderin izlerkısmi parmak izitekerlek izleriözel izingünlük izin
Повече
Използване с глаголи
izin ver
yara izikan izleriasla izin vermem
izleri bulduk
izin almak
vermesine izinizini kaybettik
izini sürdüm
neden izin verdin
Повече
Използване с съществителни
izin verin
izin vereceğim
izin veren
ayak izleribir gün izinbarut iziruj izidiş izleribir ayak izitelevizyon izlerken
Повече
Katillerinin kaçmasına izin vererek mi?
Papandreunun ülkeyi yönetmesine izin vererek iki yıldır neler kaçırdığımızı merak etmemiz gerekiyor mu?'' diye soruyor.
Fasulyeye sapının uzamasına izin vererek yardım eder.
Koç, oynamasına izin vererek büyük risk aldık.
Peki, öyleyse al… Joxerın gitmesine izin vererek.
Ayrıca burada kalmasına izin vererek sana iyilik yapıyordum.
Ben geldiğim yere, senin gibi solucanların beni ezip geçmesine izin vererek gelmedim!
Hapse girmeme izin vererek mi?
Sonra yazarlar her karakterin Hamlet konuşmasına izin vererek taşınırlar.
Topraklarımıza geri gelmesine izin vererek devrime karşı gelip, nezaket gösterdik.
Bilgin olsun diye söylüyorum Jack, Driscoll, benimle beraber gelmene izin vererek bir hata yaptı.
Bizim sorumluluğumuzu almasına izin vererek, bağımsızlığımızdan vazgeçmiş oluyoruz.
ABD Başkanı Ronald Reagan,CIA'nın ülkedeki casusluk faaliyetlerine izin vererek örgütün yetkilerini genişletti.
Curzonun yerine ölmene izin vererek kendimi lekeleyemem.
Bak, Ninanın seni buraya getirmesine izin vererek doğru şeyi yaptın.
Enerjisinin başkalarıyla birleşmesine izin vererek, o kendisini fiziksel olanın esaretinden kurtarır.
Bu buluş her ev ve iş yerindeki prizlerde otomosyon ve uzaktan kontrole izin vererek global enerji tüketimini azaltacak.
Kaptan, Atılganın işini tamamlamasına izin vererek oldukça büyük bir risk aldınız.
Kendi başına dışarı çıkmana izin vererek, ne düşünüyordum ki?
Ama biliyor musun, Lily burada kalmana izin vererek çok şey yapıyor.
Şimdi bile emin değilim. Mnin yaşamasına izin vererek doğru şeyi mi yaptığımı bilmiyorum.
Kötü bir anne oldum ve başına bunun gelmesine izin vererek korkunç bir şey yapmış oldum.
Avrupanın milyonlarca insanın Almanya ve diğer ülkelere girmesine izin vererek çok büyük bir hata yaptığını düşünüyorum” dedi.
Çevrimiçi arkadaşlık web siteleri, bireylerin internete bağlanmalarına izin vererek, maçlarını karşılamak için bekarlar için en kolay ve hızlı yolu sunar.
Halkın yeni egemenlik yoluyla yeni kazanılan bölgelerin kaderini kararlaştırmasına izin vererek, şiddet ve Kuzey ile Güney arasındaki gerilimi daha da zorlaştırıyor.