Примери за използване на Karar vermiştim на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Önceden karar vermiştim.
İşte o zaman asla evlenmeyeceğime karar vermiştim.
Büyümeye karar vermiştim, unuttun mu?
Erkeklerin gezegendeki en pis yaratıklar olduğuna karar vermiştim.
Ben de New Yorka taşınmaya karar vermiştim ve şehre âşık olmuştum.
Combinations with other parts of speech
Използване с съществителни
izin versöz vercevap verzarar vermekhaber versilahı bana verbize verdiğikilo vermekanahtarları verben verdim
Повече
Използване със наречия
Използване с глаголи
bana verkarar verdimona ververmek istiyorum
verdi bana
tepki verdiverdim ona
kan vermekvermeye karar
verdiğini söyledi
Повече
İlk önce aptalca kızmıştım ve gitmeye karar vermiştim.
Ama artık bir karar vermiştim.
Bu yüzden, başlangıç olarak, okumayı öğrenmeye… karar vermiştim.
Soru sormamaya karar vermiştim, bu yüzden Simms benim durumuma başka yönden bakabilirdi.
Orada yatarken, artık ne yapmam gerektiğine karar vermiştim.
Ve asla TV'' ye çıkmamaya karar vermiştim, çünkü ünlü biri olmak istemiyordum.
Hayatımdaki diğer sorunlarımla ilgilenmeye karar vermiştim çünkü.
Gerçekten karar vermiştim bir gün annem eve yokken kendim temizlemeye ve kıçımı babam temizlemek zorunda kaldı.
İki yıI kadar önce… artık işi bırakmaya karar vermiştim.
Biraz konuşmuştuk ama bu sene kayıt için başvurmamaya karar vermiştim ve ertesi gün beni aradığında aslında biraz şaşırmıştım.
Biliyor musunuz, Kaptan kaçarken bunu kimseye söylememeye karar vermiştim.
Ertesi gün, karar vermiştim. Sosyal olmayı bırakıp sosyal medyaya geri dönecektim… çünkü gerçek hayat çok boktandı.
İstese de istemese de Joya yeni bir düğün planlamaya karar vermiştim.
Ben tükenmişlik yaşadığımda bir hafta boyunca bir günlük tutmaya karar vermiştim ve iş düşünerek ne kadar zaman harcadığımı not alacaktım.
Bu sabah Kellerı tutuklamaları için FBI ile işbirliği yapmaya karar vermiştim.
Ve asla TVye çıkmamaya karar vermiştim, çünkü ünlü biri olmak istemiyordum.'' Evanjelist, teleevanjelist'' olarak anılmak istememiştim--.
Belle bu ülkeye, Amerikaya geldiğimde kalbimi kapatmaya karar vermiştim.
Eylül karikatürü beni o kadar üzmüştü ki bir daha asla karikatür çizmemeye karar vermiştim.
Tutsak olduğum zaman, eğer dışarı çıkarsam… kimseye güvenmemeye karar vermiştim.
O bürodan ayrıldığı için mezuniyetimi annem ve Jan Maan ile kutlamaya karar vermiştim.
Kendimi kapatıp, baştan başlamamın daha kolay ve daha güvenli olacağına karar vermiştim.
İkimizin vücut yapıları birbirine benzediği için Mirket Marcus olmaya karar vermiştim.
Ben öyle yaptım. çünkü orada yalnız olmam,kitap yazmak için yalnız kalmam gerektiğine karar vermiştim.
O zaman eğer herhangi bir şey olursa kendimi feda etmek zorunda kalsam bile o kişiyi korumaya karar vermiştim.
Bir sonraki darbeyi nerede ve nasıl indireceğimi düşünmeyi sinirlerim tamamen düzelene dek ertelemeye karar vermiştim.