Примери за използване на Punç на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Punç vardı.
Meyveli punç.
Punç getir!
Biraz punç al.
Punç ve turta.
Bu sadece punç.
Bu punç harika!
Bu bir çeşit punç.
Bu punç çok lezzetli.
Bana biraz daha punç versene.
Bu punç çok lezzetli.
Şarap mı punç mu efendim?
Punç bitmez, değil mi?
Meyveli punç alayım lütfen!
Punç ile turtamız olduğunu söyle.
Her şey bedava. Punç, bira.
Punç kasesine doğru gidiyoruz.
Kardan adam, punç, Noel şarkıları.
Punç kasesine babafingomu falan mı sokacağım?
Harika. Demek punç kaseni buldun.
Punç alıp biraz rahatla, tamam mı?
Tamam millet, pasta ve punç zamanı.
Tamam, punç kâsesi şuraya.
Sana ve arkadaşına meyveli punç yaptım.
Bence punç kasesinde bir şey olacak.
Olay yeri resimlerini punç kasesinin üzerine koymuş.
Punç kasesine pislik katmanın bir yolunu bulursan.
Dakika daha var. Ama pasta ve punç alırsan, sadece 40 dakika gibi gelir.
Çünkü punç da tıpkı şekerler gibi bir tuzak.
Dr. Cox onları korkuttuktan sonra kimse ne punç, ne pizza istemedi. Doug dışında, büyük bir iştahla Bayan Sampsonu ihmal ederek komaya girmesine sebep oldu.