Какво е " SÖNDÜRMEK " на Български - превод на Български

• да угасят
• потушат
• да изгаси
• потуши

Примери за използване на Söndürmek на Турски и техните преводи на Български

Ateşi söndürmek için.
За да угася пламъка.

Söndürmek için beynini kullanmalısın.
Трябва акъл, за да загасиш огъня.

Sadece klimayı söndürmek lazım, ha?
Трябва да изключим климатика ли?

Mumu söndürmek istemiyor musun?
Не искаш ли да духнеш свещичката?

Ağızlarıyla Allah ın nurunu söndürmek isterler.
Те искат да угасят светлината на Аллах с уста.

Yangınları söndürmek için ben geride kaldım.
Останах да гася пожарите.

Söndürmek için su veya toprak kullan.
SW- използвайте вода или разтвор, за да почистите.

Bunu, yangını söndürmek için kullanırız.
Ще го ползваме да изгасим огъня.

Ve söndürmek için bekleme biraz su tutun.
И дръжте вода в режим на готовност да гасите.

Kimi göndermeliyiz bu ateşi söndürmek için?
И кого да пратим да угаси това пламъче?

Bir ateşi söndürmek için, su gerekir.
За да изгася пламъка, ще ми е нужна вода.

ALLAH ın ışığını ağızlarıyla söndürmek isterler.
Те искат да угасят светлината на Аллах с уста.

Kamp ateşi söndürmek için ilginç bir yol.
Това е интересен начин да се гаси огънят.

Ağızlarıyla Allah ın nurunu söndürmek istiyorlar.
Те искат да угасят светлината на Аллах с уста.

Yangını söndürmek için bir yol bulmak zorundayız.
Нужна ни е помощ, за да потушим пожара.

Ağızlarıyle Allah ın nurunu söndürmek istiyorlar.
Те искат да угасят светлината на Аллах с уста.

Yangını söndürmek için füze bölümüne su alıyorlar.
Наводняват ракетното за да потушат пожара.

Onlar, Allah ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar.
Те искат да угасят светлината на Аллах с уста.

Alevi söndürmek için başka bir yer aramalıyım.
Трябва да търся другаде, за да потуша пламъка.

Başlattığın yangını söndürmek övünülecek bir şey değildir.
Да угасиш пожар, който сам си подпалил не е повод за гордост.

Yangını söndürmek için içerdeki oksijeni emiyor. Ateş için oksijen lazım.
Изсмуква кислорода от помещението, за да потуши пожара.

Bu radikaller ülkemizdeki ışık ve aydınlığı söndürmek için masumları öldürmüştür.
Тези радикали избиха невинните, за да потушат светлината и блясъка на нашата страна.

O da alevleri söndürmek için sağanak yağmur yolladı.
И той изпратил дъжд, за да потуши пламъците.

Bu ateşi söndürmek için Sodadan daha fazlasına ihtiyacın var.
Ще ти трябва нещо повече от вода, за да угасиш този огън.

Var olmayan yangını söndürmek için Rickynin üstüne atlıyor.
Tой скача върху Pики и се опитва да изгаси несъществуващия огън.

Yangınları söndürmek için gönderilen kimsenin hastalık belirtisi göstermediğini söylediler.
Казаха, че никое от момчетата, пратени да загасят пожарите, не показва признаци на болест.

Yangını başlatan kimse, o söndürmek konusunda sorumluluk sahibi olmalı.
Който започна пожара, трябва да бъде отговорен за неговото потушаване.

Çünkü yangını söndürmek için söz verdiklerinde bunu yapıyorlar.
Защото когато обещаят да изгасят огъня го правят.

Adamlar yangını söndürmek için kasabaya gitmiş olabilirler.
Хората може би са отишли в града да потушават пожара.

O zaman gerekli olan ışığı söndürmek ve karanlığın içini taramak olmalıdır?
Трябва ли да угасим лампите и да заживеем в мрак с него?