Примери за използване на Sistematik на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu sistematik bir durum.
Hem de gayet bilimsel etkin ve sistematik bir yöntemle.
Bu, sistematik bir hatadır.
Bu araba otomatik. Sistematik. Hidromatik.
Bu sistematik bir temizlik.
Combinations with other parts of speech
Използване с съществителни
Bu çok daha büyük ve sistematik bir sorun demek.
Sistematik Aile Görüşmeleri.
Burada da sistematik sorunlar var.
Sistematik Riskin Kaynakları.
Tesadüfi ve sistematik hatalardan oluşan.
Sistematik yönetim yaklaşımı.
Bazı insanlar bir tür olduğunu düşünüyorum sistematik maden işletme.
Bazı sistematik hastalıklar.
Sizce de bu durum öldürücü enjeksiyonun sistematik bir sorunu değil mi?
Sistematik araştırma Enstitüsü.
Samanyolundaki yıldızlar sistematik bir zerafetle dans ediyor.
Sistematik insan hakları ihlalleri.
Endişe ve nevroz genellikle sistematik infestasyonun sonucudur.
Hangi sistematik yaklaşım kullanılmalıdır?
MaltaFiles, Caruna Galiziayı ekonominin sistematik hatalarını görmeye sevk etmedi.
Fakat o, sistematik evrenin temel Fası değildir.
Geomatik: mekansal bilgilerin ihtiyaçlarını karşılamak için entegre ve sistematik bir yaklaşım.
Onlar evrenin sistematik hareketlerinin sonuçlarıdır.
Sistematik bir sorunun da sistematik bir çözüme ihtiyaç duyduğunu inanıyorlar.
Bu zorluklarla evrensel ölçüde ve sistematik yolla zorluklarla yüzleşmeye ihtiyacımız var.
Ama sistematiklerdi. En ince ayrıntısına kadar sistematik.
Ayrıca, proje sistematik ve başarılı güncellemeler hisse teşvik;
Sistematik bir reaksiyon meninin içindeki proteini tetiklemiş olabilir.
Sistematik yolsuzluğa karşı ikinci bir devrime ihtiyaç duyulmasının nedeni bu.''.
Curie sistematik çalışmalar için iki uranyum minerali seçti, zift ve torbernite dahil.