ADADA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

auf der Insel
auf den Inseln

Adada Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Adada parti yapıyoruz.
Party auf der Insel.
Topa artık adada değil.
Topa ist nicht mehr auf der Insel.
Adada hızla ilerledi.
Auf die Insel geht's zügig.
Burada nerede? -Burada, adada.
Wo hier? -Hier, auf der Insel.
Adada bir yerlere işte.
Irgendwohin auf die Insel.
Ben burada büyüdüm, adada.
Ich bin hier aufgewachsen, auf der Insel.
Adada hiç araba yok.
Es gibt keine Autos auf der Insel.
Hayır, hala adada bir yerlerde.
Nein, sie ist immer noch irgendwo auf der Insel.
Adada yaşıyorum ben de.
Auf DER Insel war ich auch schon.
Biliyorsun, Jianın ailesi adada ölmüştü.
Jias Eltern wurden auf der Insel getötet.
Belki adada kalacağım.
Vielleicht bleibe ich auf der Insel.
Biliyorsun, Jianın ailesi adada öldürüldü.
Jias Eltern wurden auf der Insel getötet.
Bu adada yalnız değiliz.
Wir sind nicht allein auf der Insel.
Biliyorsun, Jianın ailesi adada ölmüştü.
Weißt du, Jia's Eltern wurden auf der Insel getötet.
Adada inşaat şaka gibi.
Bautechnik auf der Insel ist ein Witz.
Biliyorsun, Jianın ailesi adada öldürüldü.
Weißt du, Jia's Eltern wurden auf der Insel getötet.
Adada hiçbir insan yaşamaz.
Auf den Inseln leben keine Menschen.
Jianın ailesi adada öldürüldüğünü biliyorsun.
Weißt du, Jia's Eltern wurden auf der Insel getötet.
Adada mühürlenen kim? Baba.
Wer war auf der Insel versiegelt? Vater.
Onu inceleyerek o adada 10 yıl geçirdim. Hayır.
Nein, ich hab ihn 10 Jahre auf der Insel studiert.
Adada güzel bir hafta sonu.
Schönes sonniges Wochenende auf die Insel.
Ya sen, bu boktan adada kalmak istemediğin için mi?
Und du, weil du nicht auf der Insel bleiben willst?
Adada yaşamaya ne zaman karar verdin?
Wann hast du dir überlegt, auf die Insel zu kommen?
Ekim ayının ortasında, adada bir elma festivali düzenlenir.
Im Oktober lockt ein Foodfestival auf die Insel.
Bu adada siyah köleler hâline gelmeden önce özgür Afrikalıydılar.- Evet.
Bevor die schwarzen Sklaven auf die Insel kamen, gab es freie Africanos. -Ja.
Gemideki Wi-Fi yalnızca adada sınırlı bir mesafede çalışır.
Das schiffseigene WiFi hat nur eine begrenzte Reichweite auf die Insel.
Adada bulunan ba-babama fakat ben hayal meyal Üzgünüm, gittiğimi anımsıyorum.
Dass ich zu meinem Vater auf die Insel ging. Es tut mir leid, aber ich erinnere mich vage.
Tüm mültecilerin, başvuruları sonuçlanana kadar adada kalmasına karar verildi.
Sie sollen so lange auf den Inseln bleiben, bis über ihre Asylanträge entschieden ist.
Hayır, o adada 10 yıl onu inceledim.
Nein, ich hab ihn 10 Jahre auf der Insel studiert.
Ama bu adada yapacak başka iş yok değil mi Rafi?
Aber nicht viele andere Jobmöglichkeiten auf der Insel, oder, Rafi?
Sonuçlar: 1642, Zaman: 0.0283

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca