ADAM HALA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Mann noch
adamı daha
kocanız hala
adam hala
der Typ war noch

Adam hala Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Adam hala orada.
Eğer benimle gelseydin o adam hala hayatta olurdu.
Wärst du einfach mitgekommen, könnte der Mann noch leben.
Adam hala burada.
Der ist noch da.
Ve gördüğünüz gibi halüsinasyon gören tramboncu adam hala burada.
Und der halluzinierende Posaunist ist noch da.
Adam hala hasta.
Der Kerl ist krank.
Bir şey daha var o adam hala hayatta olabilir.
Da ist noch etwas… Es kann sein, dass der Mann noch lebt.
Adam hala yaşıyor!
Er lebt noch, Mann.
Ameliyattan üç yıl sonrasında adam hala acı çekiyordu- artık tren yapamazdı.
Drei Jahre nach der Operation leidet der Mann immer noch unter Schmerzen- und kann nicht mehr trainieren.
Adam hala elimizde!
Wir haben ihn noch,!
Şu adam hala orada?
Dieser Typ ist immer noch da?
Adam hala bir sivil.
İki adam hala içeride.
Zwei Männer sind noch drinnen.
Adam hala arabada mı?- Arabada?
Ist der Kerl noch da draußen? Im Auto?
Tatlım, adam hala orada bekliyor.
Liebes, er ist immer noch da.
Adam hala onu doğruyormuş. Evet.
Der Typ war noch dabei, sie zu zerschneiden. Ja.
Becker, adam hala ortalarda yok.
Becker, es ist noch immer'ne Nullnummer.
Adam hala dışarılarda bir yerlerde, Lester.
Er ist immernoch da draußen unterwegs, Lester.
Fırtınası ol, eğer adam hala uzaktayken, kayıp ya da değil, Don elinden alırsa.
Wäre das ein Pressewirbel, wenn Don die Zwangsvollstreckung betreibt und der Mann noch in Übersee ist, vermisst oder nicht.
Bu adam hala burada mı?- Biz buradayız,?
Ist der Typ noch immer hier?
Bu adam hala burada mı?
Ist der Typ noch da?
Bu adam hala televizyonda.
Immer noch der Typ.
Ama adam hala yalnızdı.
Aber der Mensch war immer noch einsam.
Bu adam hala Tanrıya ait.
Dieser Mann ist immer noch Gottes Kind.
Ama adam hala aşık ve saplantılı.
Der Mann ist Selbstverliebt und Dünnhäutig.
Evet. Adam hala onu doğruyormuş.
Der Typ war noch dabei, sie zu zerschneiden. Ja.
Adam hala hastanede ve durumu stabil.
Der Mann sei noch in einem Krankenhaus, sein Zustand sei stabil.
Bu adam hâlâ hayattaysa, o zaman onu bulmak zorundayız.
Wenn es diesen Mann noch gibt, dann ist es unsere Pflicht ihn zu finden.
Adam hâlâ hasta.
Er ist immer noch krank.
Bu adamın hala burda olduğuna inanamıyorum.
Ich konnte mir nicht vorstellen, daß der Mann noch da war.
Adam hâlâ dışarıda.
Er ist noch da draußen.
Sonuçlar: 38, Zaman: 0.035

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca