ALGISINI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Algısını Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Tanrı ve cennet algısını merak ediyordum.
Ich war neugierig auf die Wahrnehmung Gottes und des Himmels.
Onlara açıklamadığım üzere… bu ameliyat insanların hastanemiz üstündeki tüm algısını değiştirebilir.
Wie ich ihnen auch nicht sagte, dass diese OP sich auf das Ansehen unserer ganzen Klinik auswirken kann.
Appleın TV ürünün bugünkü TV algısını tamamen değiştireceğini düşünüyorum.
Apple meint, dass TV das Fernseherlebnis"total verändern" werde.
Duvarlar,“ mekan” algısını yaratmaya ve iç mekanlarda mahremiyet sağlamaya yardımcı olur.
Wände helfen, die Wahrnehmung von"Raum" zu schaffen und Privatsphäre in Innenräumen zu bieten.
Kendi fiziksel sınırlarımın algısını kaybettim.
Ich verlor mein Gefühl für physische Grenzen… Depersonalisation.
Mekan algısını değiştirmenin temel yolu, dikkati her türlü sınır ve engelden uzaklaştırmaktır.
Der Hauptweg, um die Wahrnehmung des Raums zu verändern, besteht darin, die Aufmerksamkeit von allen möglichen Grenzen und Barrieren abzulenken.
Renk seçimindeki bir hata evin algısını kötüleştiriyor.
Ein Farbfehler verschlechtert die Wahrnehmung des Hauses.
Bu dengesizlik, erkeklerin çalışmasının kadınların çalışmasından daha önemli olduğu algısını pekiştiriyor.
Dieses Ungleichgewicht verstärkt die Wahrnehmung, dass Männerarbeit wichtiger ist als Frauenarbeit.
Project Tango, mobil cihazların yer ve hareket algısını insan ölçeğine çıkarmayı amaçlayan bir girişim.
Project Tango soll dem Mobilgerät ein Verständnis für Raum und Bewegung auf menschlicher Größenskala bescheren.
Nihayetinde, aile desteğinin olması gibi sosyal faktörler de acı algısını etkileyebilir.
Schlussendlich können soziale Faktoren, wie die Verfügbarkeit von familiärer Unterstützung, die Wahrnehmung von Schmerzen beeinflussen.
Clinton: Bence Rusya,milyonlarca seçmenin algısını ve görüşlerini etkiledi; artık biliyoruz.
CLINTON: Ich denke,Russland hat die Wahrnehmung und die Sicht von Millionen von Wählern beeinflusst, das wissen wir jetzt.
Nedenleri, tetikleyicileri ve stresleyicileri tanımlamaktan veonları engellemeye çalışmaktan veya onların algısını yeniden yapılandırmaya.
Ursachen, Auslöser und Stressoren identifizieren und versuchen,sie zu vermeiden oder ihre Wahrnehmung neu zu definieren.
Clinton: Bence Rusya,milyonlarca seçmenin algısını ve görüşlerini etkiledi; artık biliyoruz.
CLINTON: Ich denke,dass Russland die Wahrnehmung und Sichtweise von Millionen Wählern beeinflusst hat, wir wissen das jetzt.
Kağıthane son 14 yılda ki ulaşım yatırımlarıyla şehre uzak algısını adeta tersine çevirdi.
Kağıthane hat mit den letzten 14-Transportinvestitionen seine entfernte Wahrnehmung der Stadt buchstäblich umgekehrt.
Ama son zamanlarda olağanüstü yazınsal algısını daha büyük meblağlara çevirdi: 15 şilin, 4 sterlin, hatta 9 gine.
Seit neuestem jedoch widmet er seine literarische Wahrnehmung… weitaus größeren Summen, 15 Shillings, 4 Pfund, sogar 9 Guineas.
Birikimini ve deneyimini zincir kliniklerle yaygınlaştırmayı vediş hekimliği algısını değiştirmeyi amaçlamaktadır.
Es zielt darauf ab, seine Ansammlung undErfahrung mit Kettenkliniken zu verbreiten und die Wahrnehmung der Zahnmedizin zu verändern.
Ve sana Alexisimizin mükemmel zarifliğini, algısını ve olgunluğunu hatırlamak istedim hoş bu özelliklerini nereden aldı bilemeyeceğim ama.
Und dich daran erinnern, dass unsere Alexis ein Vorbild an Anstand, Vernunft und Reife ist. Woher sie diese Qualitäten allerdings hat, weiß ich nicht.
Duncan, yazarlara kendi sitelerine/ bloglarına yetki algısını eklemelerini önerir.
Duncan empfiehlt Autoren, ihren Websites/ Blogs die Wahrnehmung von Autorität hinzuzufügen.
Kontrendikasyonları, göz yapısının özelliklerini, olası patolojileri vebireysel renk algısını da hesaba katmak önemlidir.
Es ist auch wichtig, Kontraindikationen, Besonderheiten der Augenstruktur,mögliche Pathologien und individuelle Wahrnehmung von Farbe zu berücksichtigen.
Özellikle nöroloji( iş deneyimi< 2 yıl)genç sakinleri ders hasta güvenliği algısını artmış ve tedavi hataları işlemekle korku azalttığını belirtti.
Vor allem die jüngeren Bewohner inder Neurologie(Berufserfahrung <2 Jahre) festgestellt, dass der Kurs ihrer Wahrnehmung der Patientensicherheit erhöht und reduziert die Angst vor Fehlern Behandlung zu begehen.
Bu algının tekrarlanması bazen palinopsi olarak adlandırılır.
Diese Wiederholung der Wahrnehmung wird manchmal Palinopsie genannt.
Algı gerçekliktir.
Wahrnehmung ist Wirklichkeit.
Zaman algısı bir ilüzyondan ibaret.
Die Wahrnehmung von Zeit ist eine Illusion.
Algı ve korku, Lala.
Wahrnehmung und Angst, Lala.
Sizin algılarınızı dünyayla paylaşmamız lazım.
Mit Kameras. Müsst ihr eure Wahrnehmung mit der Welt teilen.
Sizin algılarınızı dünyayla paylaşmamız lazım.
Müsst ihr eure Wahrnehmung mit der Welt teilen.
Beraber… algı duvarlarını yıkabileceğimizi biliyorum.
Zusammen können wir Wände der Wahrnehmung durchbrechen.
Sihirbazlar diğer insanların algılarını kontrol etmeyi sever. Basit.
Ganz einfach. Sehen Sie, Magier steuern gerne die Wahrnehmung anderer Leute.
Algı gerçekliktir. Gerçeğin önemi kalmayacak.
Die Wahrheit ist egal. Wahrnehmung ist Realität.
Algı kapıları.
Türen der Wahrnehmung.
Sonuçlar: 33, Zaman: 0.0294
S

Algısını eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca