BAŞKAN HANIM ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Frau Präsidentin
• Madam President
• Präsidentin
• Madame President
• Frau Vorsitzende
• Frau Präsident
• Frau Bürgermeister

Başkan hanım Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Başkan Hanım?
Frau Vorsitzende.

Tabiki, Başkan Hanım.
Natürlich, Präsidentin.

Başkan Hanım.
Frau Präsidentin.

Yapamam. Başkan Hanım.
Ich kann nicht. Präsidentin.

Başkan Hanım.
Frau Bürgermeister.

Teşekkür ederim Başkan Hanım.
Danke, Frau Präsident.

Evet, Başkan Hanım.
Ja, Frau Präsidentin.

Yardım lazım mı Başkan Hanım?
Kann man helfen, Frau Vorsitzende?

Var, Başkan Hanım.
Madam President, die haben Sie.

Buraya yakın Başkan Hanım.
Es ist nahe, Frau Vorsitzende.

Başkan Hanım, iyi misiniz?
Präsidentin, sind Sie OK?

Afedersiniz, Başkan Hanım.
Verzeihung, Frau Präsidentin.

Başkan Hanım, bu taraftan!
Präsidentin, hier entlang!

Affedersiniz, Başkan Hanım.
Entschuldigen Sie, Präsidentin.

Başkan Hanım, konuşmalıyız.
Madam President, wir müssen reden.

Ne oluyor lan? Başkan Hanım?
Was zum Teufel? Frau Vorsitzende?

Başkan Hanım, zamanımız kısıtlı.
Präsidentin, wir haben keine Zeit.

Ne var, Tim? Başkan hanım.
Was gibt es, Tim?- Frau Präsidentin.

Başkan Hanım, ben Jack Bauer.
Madam President, hier ist Jack Bauer.

Teşekkürler Başkan Hanım, Amiral Adama.
Danke, Frau Präsident, Admiral Adama.

Başkan Hanım, size yalvarıyorum.
Frau Präsidentin, ich flehe Sie an.

Amiral Adama. Teşekkürler Başkan Hanım.
Danke, Frau Präsident, Admiral Adama.

Ethan! Başkan Hanım, lütfen.
Ethan…- Präsidentin, bitte.

Akşamınız nasıl gidiyor Başkan Hanım?
Wie läuft ihr Abend, Frau Bürgermeister?

Başkan Hanım da sizi dinliyor.
Präsidentin hört Sie über Lautsprecher.

Doğru olanı yapıyorsunuz. Başkan Hanım.
Madam President, Sie tun das Richtige.

Başkan Hanım, izin verirseniz.
Präsidentin, wenn ich etwas sagen dürfte.

Bu sorunun cevabı bende olabilir, Başkan Hanım.
Ich weiß es vielleicht, Madame President.

Başkan Hanım, size bir telefon var.
Madam President, Sie haben einen Anruf.

Beni size getiriyorlar, Başkan Hanım.
Sie werden mich zu ihnen bringen, Madame President.