Bir eleman Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sen ve Nico diye bir eleman.
Yeni bir eleman gelmişti.
Benim de hayatımda böyle bir eleman var.
Harika bir eleman olduğunu söylerler.
Veresiyeyle satan bir eleman var.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Ronnie, Cyrilin satıcısı Benish adında bir eleman.
Bizim büroda bir eleman var. Anlatsana.
Babasını arkadan vuran bir eleman?
Çok önemli bir eleman eksik; sürpriz.
Benim de hayatımda böyle bir eleman var.
Çok önemli bir eleman eksik; sürpriz.
Biz'' derken? Ben, Reece ve Kaliforniyadan bir eleman.
Kamyonetin içindeki bir eleman neredeyse bana da çarpıyordu.
Bir eleman tam gözlerimin önünde annesine sarktı.
Anlatsana. Bizim büroda bir eleman var.
Ama siz başka bir eleman bulana kadar burada çalışırım.
Bulmak ne kadar hızlıgemide diğerlerinden farklı bir eleman.
Bir eleman üzerine gelebilir ve ardından değiştirebilirsiniz.
Yani tamamen gereksiz bir eleman ve hepimiz bunun farkındayız.
Append argümanını listenin sonuna tek bir eleman olarak ekler.
Her bir eleman, belirli bir'' sıcak'' tuşları karşılık gelir.
Kızımla görüşen bir eleman. Çok sadık biri değil gibi.
Pazarda bir mikroçiple her şeyi satan bir eleman var.
Sonra sakallı bir eleman beni takılırken gördü ve yemek ısmarladı.
Bitişik uçları birleştirin ve bir eleman ekleyin= 5 yeni nokta.
Denemezse, Salisburyde Birinci Bölge koltuğunu kapabileceğini düşünen genç bir eleman var.
Buralardan Tommy Barnes diye bir eleman Navarrodan 100.000 dolar çaldı.
Uzun kenarlı, beyaz, yeşil, sarı,tekrar beyaz bir eleman takın.
Mükemmel cevap, sadece bir eleman ekleyerek karşılaştırmanın zamanlamasını özledim.
Bizce bu sunuma katılmak bizi daha iyi bir eleman haline getirecek.