Bir kupon Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir kupon al!
Ve en altta da bir kupon.
Sana bir kupon vereyim.
Ve en altta da bir kupon.
Şimdi bir kupon ile sadece 16 binlerce maliyeti.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Yerimize yenilerini alman için bir kupon.
Buyrun bir kupon alın.
Lockhartların Lobster Rollü için bir kupon.
Al sana bir kupon daha.
Cüzdanımda Waffle dükkanı için bir kupon var.
Bu, bu gerçek bir kupon değil. Hayır.
GTIN bir kupon değil( GS1 ön ek aralıkları 98- 99).
Omuz masajı için bir kupon vardı.
Onlara bir kupon gönder ve radyo uzmanı ol.
İki yıl önce ortaya çıkmış bir kupon istemiyorsunuz.
Bir kupon kraliçe ya da kral bir şey değildir olma utanılacak.
Her rezervasyon için yalnızca bir Kupon kullanılabilir.
Biz otelden bir kupon vardı, bu yüzden o kahvaltı gittik.
Ödeme talimatlarının ve bir barkodun bulunduğu bir kupon görüntülenir.
Ancak bir kupon hemen hemen her zaman ücretsiz ürünle birlikte gelir.
Distribütör, özellikle bu eylem için okuyucularımız için bir kupon sunmaktadır.
Ben emretti San Disk bir kupon vardı ve geçen akşam indirilen.
Ayrıca, doğum günün için… tamamen özgür bir yaradılış için bir kupon alacaksın.
( 5) konuk odasının için bir kupon veya üçüncü taraf ödülüyle ödenmesi.
Nihai pop-up için onları birleştirin: Bir e-posta adresi karşılığında bir kupon.
( 5) konuk odası için bir kupon veya üçüncü taraf ödülü kullanılmış olması.
Ayrıca, doğum günün için… tamamen özgür bir yaradılış için bir kupon alacaksın.
Bonus para kullanımı( herhangi bir kupon veya manuel kredi türü) sadece eğlence amaçlıdır.
Bir kupon durdurulduktan veya iptal edildikten sonra, aynı kuponu tekrar kullanamazsınız.
Vistaprint- Siparişi tamamlayan her bir arkadaşınız için 10 ABD doları tutarında bir kupon alırsınız.