BIR MAKALE OKUDUM ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

las ich einen Artikel

Bir makale okudum Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bir makale okudum.
Ich las einen Artikel.
Stuffta bir makale okudum.
Ich habe in einem Artikel gelesen.
Bir makale okudum, diyor ki.
Ich habe einen Artikel gelesen, in dem stand.
Yani, Esquireda bir makale okudum.
Ich habe einen Artikel gelesen.
Bir makale okudum. Bir yarışmadan.
Ich las einen Artikel. Es war ein Wettbewerb.
Bununla ilgili bir makale okudum--.
Ich las diesen Artikel über Special K.
Yaklaşık üç yıl önce, New York Times gazetesinde bir makale okudum.
Vor etwa drei Jahren las ich einen Artikel in der New York Times.
Orada bir makale okudum.
Ich habe dort einen Artikel gelesen.
New York Times gazetesinde bir makale okudum.
Las ich einen Artikel in der New York Times.
Geçen gün bir makale okudum… manyetik soğutma hakkında.
Ich las einen Artikel über Magnetflüssigkeitshyperthermie.
İsveç usûlü aşk'' diye bir makale okudum.
Ich habe diesen Artikel gelesen,"Liebe auf Schwedisch.
Ben de bu konuda bir makale okudum geçenlerde.
Dass Liebesbeziehungen mit einem OS selten sind. Ich habe kürzlich in einem Artikel gelesen.
Dün asit yağmurlarıyla ilgili bir makale okudum.
Gestern las ich einen Artikel über sauren Regen.
Huffington Postta Avrupa Birliğinin dört yıl önce dünyanın en büyük sanat yatırımı girişimini başlattığını söyleyen bir makale okudum.
Ich las einen Artikel in der Huffington Post, in dem stand, dass die Europäische Union vor vier Jahren das weltweit größte Förderprogramm für Kunst ins Leben rief.
Sonrasında AIDS hakkında bir makale okudum.
Wenig später las ich in einem Magazin etwas über AIDS.
Michael Pollan tarafından yazılmış bir makale okudum. Pollan bu makalede kendi yiyeceklerimizin bazılarını bile yetiştirmenin, çevre için yapabileceğimiz en iyi şeylerden biri olduğunu savunuyordu.
Las ich einen Artikel vom New York Times-Journalisten Michael Pollan, in dem er behauptete, dass, wenn wir auch nurein wenig unseres eigenen Essens selber anbauen, es eines der besten Dinge sei, die wir für die Umwelt tun können.
SWATa katılmadan önce bir makale okudum.
Bevor ich zu SWAT kam, las ich diesen Artikel.
Dün gece, anaokuluna bırakırken oluşan ayrılık kaygısına dair bir makale okudum.
Gestern Abend las ich einen Artikel über Trennungsangst bei Vorschulkindern.
Geçenlerde bu konuda bir makale okudum.
Ich habe neulich einen Artikel gelesen, der sehr informativ war.
L: Gamma ışınlarının atmosferin yukarı katlarındaki patlamaları ile ilgili bir makale okudum.
(L) Kürzlich las ich einen Artikel über den Ausbruch von Gamma-Strahlen in der oberen Atmosphäre.
Birkaç yıl önce, New York Times yazarı Michael Pollan tarafından yazılmış bir makale okudum. Pollan bu makalede kendi yiyeceklerimizin bazılarını bile yetiştirmenin, çevre için yapabileceğimiz en iyi şeylerden biri olduğunu savunuyordu.
Vor ein paar Jahren las ich einen Artikel vom New York Times-Journalisten Michael Pollan, in dem er behauptete, dass, wenn wir auch nur ein wenig unseres eigenen Essens selber anbauen, es eines der besten Dinge sei, die wir für die Umwelt tun können.
Bir kaç dakika önce, 1930 yılından bir makale okudum.
Vor kurzem las ich einen Artikel aus dem Jahr 1930.
S: Son zamanlarda atmosferin üst katmanında gama ışını patlamaları meydana geldiğine dair bir makale okudum.
F:(L) Kürzlich las ich einen Artikel über den Ausbruch von Gamma-Strahlen in der oberen Atmosphäre.
Evet ama gazetedeki bir makalede okudum.
Ja, aber ich habe einen Artikel gelesen.
Bir makale okumuştum. Bir çocuğu en çok arkadaşlarının etkilediğini yazıyordu.
Ich las einen Artikel, in dem stand den größten Einfluss auf ein Kind üben seine Freunde aus.
Diyelim ki astronomi konusunda bir makale okuyorsunuz ve bazı terimlere takıldınız.
Angenommen, du liest einen Artikel über Astronomie und kennst einige der Fachbegriffe nicht.
Ay önce bir makale okumuştum.
Vor knapp 3 Monaten las ich in einem Artikel.
Bu sabah kafeye gittim ve oradaki bir barista benden bir makale okumamı istedi.
Eine Thekenbedienung bat mich, einen Artikel zu lesen, den sie für ihre Collegezeitung geschrieben hatte.
Ancak, çok fazla yazma- kimse bir makale okumak istiyor.
Allerdings nicht zu viel schreiben- niemand will Lesen, ein essay.
Paris banliyölerinde patlak vermiş. Mozarella ağı üzerine bir makale okuyordum.
Ich lese einen Artikel über einen Mozzarella-Ring.
Sonuçlar: 318, Zaman: 0.0373

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca