BIR MIKE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Mike

Bir mike Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Echo Mike bir, Mike bir.
Echo Mike Eins.

Bir. Mike, ciddiyim.
Mike, ich mein's ernst.

Milyon yenlik borcunu tekrar ödediğini ve artık Mary! bir Mike olmadığını duydum!
Und bist keine Muschi mehr! Mary! Ich habe gehört, du hast deine 50 Millionen getilgt!

Bir. Mike, ciddiyim.
Mike, ich meine es ernst.

Yine de bir mike tyson değil.
Aber ich bin kein Mike Tyson.

Bir Mike Portnoy değil.
Es geht hier nicht um Mike Portnoy.

Benim tandıdığım sadece bir Mike var oda benim oğlum, ve o da kız arkadaşının yanına taşındı, kafana tuğlayı yemeden defol git, sapık.
Den einzigen Mike, den ich kenne, das ist mein Sohn, und der wird vermisst, seit er eine Freundin hat, also zieh Leine, du Irrer.

Arada bir Mike Hatımı getirsem olur mu?
Wenn ich ab und zu Mike Atze zur Arbeit mitbringe?

Oturup da sikik ayyaş bir Mike gelsin ve beni öldürsün diye beklemeyeceğim. Ve seni de ve seni de ve seni de öldürmesini beklemeyeceğim!
Ich werde nicht abwarten, bis ein besoffener Mike herkommt und mich und dich und dich und dich umbringt!

Eğer bunun olmasını istemiyorsan bir daha Mike Rossa bakış bile atmazsın.
Sofern Sie nicht wollen, dass das passiert, schauen Sie Mike Ross besser nicht mal mehr an.

Bir ara Mike ile deneriz.
Das muss ich mal mit Mike ausprobieren.

Tüm sezonu anlatan bir Demir Mike filmi yaptım.
Ich hab Mike überzeugt, sich das Filmmaterial der Saison anzusehen.

Ben, bir daha Mike senden korkmuyorum.
Ich habe keine Angst mehr vor dir, Mike.

Eğer bunun olmasını istemiyorsan bir daha Mike Rossa bakış bile atmazsın.
Schauen Sie Mike Ross besser nicht mal mehr an. Sofern Sie nicht wollen, dass das passiert.

Aslında ortalıkta bir de Mike Portnoy vardı ama kayboldu sonra.
Das fragte sich wohl auch Mike Portnoy und verschwand.

Bir tek Mike Hanlon geride, Derryde kalmıştır.
Nur Mike Hanlon lebt noch in Derry.

Bir tek Mike Hanlon geride, Derryde kalmıştır.
Einzig Mike Hanlon ist in Derry verblieben.

Bir sürü Mike tanırım.
Ich kenne viele Mikes.

Elbette, bir sürü Mike tanıyorum.
Ja, ja, ich kenne viele Mikes.

Hadi bir daha bir daha mike!
Einen noch, Mikey! Noch einmal!

Öne çıkmak mı istiyorsun? O zaman sana yapmanı söylediğim şeyi yap. sakın bana bir daha Mike Ross ile alakam yok saçmalığı ile gelme.
Wenn du dich reinhängen willst, dann mach das, was ich dir aufgetragen habe und komme nicht nochmal mit diesem"ich bin kein Teil von diesem Mike Ross-Schwachsinn" zu mir.

Bir haftan var Mike. Bir.
Du hast eine Woche, Mike, eine.

Echo mike bir.
Echo Mike Eins?

Bir saniye Mike.
Sekündchen, Mike.

Burası bir mabet Mike.
Es ist ein Schrein, Mike.

Sen bir kahramansın Mike.
Du bist ein Held, Mike.

Kilise bir kurumdur Mike.
Die Kirche ist eine Institution, Mike.

Dik kafalı bir yavşaksın Mike.
Du bist ein sturer Mistkerl, Mike.

Bu acımasız bir döngü Mike.
Es ist ein Teufelskreis, Mike.

Bu acil bir durum Mike.
Das ist ein Notfall, Mike.