BIR NINJANIN ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Ninja

Bir ninjanın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Bir Ninjanın hayatı.
Das Leben eines Ninja.

Usta, herhangi bir ninjanın bizi yenmesine olanak yok.
Meister, gegen uns kommt kein Ninja an.

Bir ninjanın burada işi ne?
Was macht ein Shinobi hier?

Kriketlerin cıvıltıları bir ninjanın ayak izlerini akıllıca maskeleyeceklerdi, bu yüzden fark edilmeden manevra yapabildiler.
Das Zirpen der Grillen würde geschickt die Schritte eines Ninja maskieren, so dass sie unbemerkt manövrieren konnten.

Bir ninjanın hayatı çok karmaşıktır ve tehlikelerle doludur.
Das leben eines Ninja ist komplex und voller Rätsel.

Mistik bir ninjanın üvey babam olmasını istemiyorum.
Ich will keinen Ninja als Stiefvater.

Bir ninjanın konsantrasyon ve bir reflekslerine sahip olmanız gerek!
Sie werden Konzentration und Reflexe eines Ninjas brauchen!

Polis bir ninjanın cinayet işlediğine inanıyor.
Die Polizei denkt, ein Ninja beging einen Mord.

Ama bir ninjanın elinde ölümcül olabilir.
Aber in den Händen eines Ninja… wird sie zur tödlichen Waffe.

Anonimlik bir ninjanın hayatta kalmasının anahtarıydı.
Anonymität war der Schlüssel zum Überleben eines Ninja.

Tıpkı bir Ninjanın bekâretini kaybetmesi gibi çabuk ve ihtiyatlı olacağım.
Ich bin wie ein Ninja beim ersten Mal: schnell und diskret.

Tıpkı bir Ninjanın bekâretini kaybetmesi gibi çabuk ve ihtiyatlı olacağım.
Schnell und diskret. Ich bin wie ein Ninja beim ersten Mal.

Ben bir ninjayım çocuklar.
Ich bin ein Ninja, Leute.

Bir Ninja gibi sessiz.
So leise wie ein Ninja.

Ayrıca şirin bir küçük resim bir Ninja vardır.
Es hat auch ein niedliches kleine Bild eines Ninjas.

Bu konuda bir ninja gibisin, Ryan. Ürün geliyor.
Flink wie ein Ninja, Ryan. Artikel kommt.

Ben bir ninjayım.
Ich bin ein Ninja.

Bir ninja olarak bu senin görevin.
Es ist deine Pflicht als Ninja.

Bir ninja Miyamoto Usagiye gece içeri sızması için para vermiş.
Ein Ninja bezahlte Miyamoto dafür, sich in der Nacht einzuschleichen.

Bir Ninja, cinayet silahını çaldı.
Ein Ninja klaute die Mordwaffe.

Evet ama sanki bir ninjaymış gibi maske giymek zorunda kalacaksın.
Klar, aber du müsstest eine Maske wie ein Ninja tragen.

Tıpkı bir Ninja gibi.
Wie ein Ninja.

Cadillacımın içinde bir ninjayım ben. Bekle!
Warte! Ich bin ein Ninja in meinem Caddy!

Bir ninja gibi sessiz ol.
Sei leise wie ein Ninja.

Bir ninja, köpeği kurtarmış.
Ein Ninja rettete einen Hund.

Bir ninjaya sürpriz yapma.
Einen Ninja zu überraschen.

Ama sizden onlara bir ninja olduğumu göstermenizi istiyorum.
Aber Sie sollen ihnen klarmachen, dass ich ein Ninja bin.

Yedek anahtarı olan bir ninjayım da ondan.
Weil ich ein Ninja mit dem Ersatzschlüssel bin.

Bir ninja gibi. Lütfen, çabukça ve sessizce yap.
Bitte, tu es zügig und unauffällig. Wie ein Ninja.

Tam bir ninja.
Sie ist ein Ninja.