Bir tanker Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Aşağıdan bir tanker geliyor.
Bir tanker olduğunu sanıyor, efendim.
Ticari gemi, büyük bir tanker.
Koca bir tankeri nasıl kaybedersiniz?
Arkasında da büyük bir tanker var.
İran bir tankere daha el koydu!
Iki askeri araç, bir tanker.
Büyük bir tanker ters mi dönmüş gerçekten de?
Terkedilmiş bir tanker var.
Pearlden bir tanker çıkarmak için canımız çıkacak.
Tarayıcımızda boş bir tankere rastladık.
Ama bize bir tanker metilamin lazım.
Dünyanın En Büyük Gemisi Jahre Viking adlı bir tankerdir.
Bizden başka bir tanker de ikiye ayrılmış.
Bir tankerin sesini nasıl duymazsınız? Başardık.
Robespierre'' adında bir tanker var kıyıdan on mil uzakta.
Bir, tankerleri havaya uçurmak. İki, Rebeccayı kurtarmak.
Kırmızı bir sembol bulursanız, bir tanker.
Yakınındaki bir tanker patlamış. Sıvı nitrojen yutmuş.
Brezilyalı yetkililer Yunan bayraklı bir tankeri suçluyor.
Derken bir tanker patlıyor… ve kadın hastanelik oluyor.
Manevra için kilometrelerce mesafeye ihtiyaç duyan bir tanker gibidir.
Bir tankerin önüne kendini atmaya çalışırken yaralandı.
İçeride Bölümün havalandırmasına bağlı VX gazıyla dolu bir tanker var.
Bizden başka bir tanker de ikiye ayrılmış. Başka bir T2.
Sana ne istediğimizi sorarsa donanma özel timi,benzin dolu bir tanker ve 100 bin adam dersin.
Derken bir tanker patlıyor ve kadın hastanelik oluyor.
Afganistandaki bir terör şüphelisinin buz dolu bir tankere defalarca daldırıldığına yer verildi.
Beş dakika içinde bir tankerin yanaştığını görmezsem… bir sürü ölümden sen sorumlu olursun.
MKCD için nakliye gemisi uçururken… korsan bölgesinde şüpheli davranışlar sergileyen… bayraksız bir tanker gemisiyle karşılaşmıştık.