BORSACI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
ein Finanztyp
Aktienhändler
borsacı
tahvil tüccarı

Borsacı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Kim?- Borsacı.
Wen?- Den Börsenmakler.
Matthew Burke, borsacı.
Matthew Burke, den Börsenmakler.
Ben borsacı değilim.
Ich bin kein Trader.
Bu mu bizim borsacı?
Ist das unser Börsenmakler?
Ben borsacı değilim.
Ich bin kein Spekulant.
Combinations with other parts of speech
Jamal Walker borsacı.
Jamal Walker, Börsenmakler.
Borsacı ya da alıcı olabilir.
Vielleicht ein Vermittler oder Käufer.
Yani bir çeşit borsacı işte.
Also eine Art Börsenmakler.
Hep borsacı olmak mı istemiştin?
Wolltest du immer Börsenmakler werden?
Ben artık borsacı değilim.
Ich bin kein Broker mehr, kapier doch.
Borsacı olarak ilk boktan günüm.
Mein erster beschissener Tag als Makler.
İlk kaydırmada aşk… Nick, 29, Borsacı, Girişimci.
Liebe auf den ersten wisch… broker, unternehmer.
Borsacı hükümetin olmayanını sever.
Katzenhalter mögen die Regierung nicht.
En büyük arzum ise… Pariste borsacı olmak.
Mein wahres Ziel ist es, Börsenmakler in Paris zu werden.
Sanki borsacı, Wall Street gibi.
Er klingt wie ein Finanztyp von der Wall Street.
Dün Portlanddan iki borsacı daha gelmişti.
Erst gestern waren zwei weitere Spekulanten aus Portland hier.
Burada borsacı David Neustadter asılıdır.
Hier hängt Börsenmakler David Neustadter.
Arabanın sahibi Bob Bridges borsacı olduğunu söylüyor.
Bob Bridges antwortete, dass er ein Börsenmakler sei.
Borsacı mı? Yoksa polis mi?
Willst du etwa Börsenmakler werden oder Bulle oder was?
Mikeın da aynı sorunları vardı. Şu borsacı Chad.
Mike hatte die gleichen Probleme, die Chad, der Börsenmakler, hatte.
Lütfen. Sen borsacı olmak için fazla tatlısın.
Du bist viel zu süß für einen Trader. Ich bitte dich.
Tüm işlemleri kontrol etmek için yetkili…- Ben borsacı değilim.- Neden?
Ich muss überprüfen, ob alle Handelsgeschäfte mit den…- Ich bin kein Händler.- Warum?
Müşteri, borsacı tipler, kimse olay çıkarmadı.
Kienten, Börsenmakler Typen, niemand ausser Kontrolle.
Onun kulübüne giremezsin. Bunun için avukat ya da borsacı olman ve sünnetli olmaman lazım.
Dazu muss man Anwalt oder Aktienhändler sein und auf keinen Fall beschnitten.
Sanki avukat, borsacı ya da öyle bir şey olmak için dünyaya gelmişlerdir.
Als wären sie als Anwälte und Börsenmakler zur Welt gekommen.
Çocuklarının büyüyüp muhasebeci, borsacı… hatta sosyolog olduğunu görmüşler.
Sie haben ihre Kinder groß und Buchhalter werden sehen… Aktienhändler und sogar Soziologen.
Hisse sen bir banka, borsacı aracılığıyla veya internet üzerinden satın almak veya satabilirsiniz.
Aktien gekauft werden können oder durch eine Bank, Börsenmakler oder über das Internet verkauft.
Tam şurada büyüdü,Williamsburg borsacı ve çocuklarla dolmadan önce.
Er wuchs direkt dort drüben in Williamsburg auf, bevores dort voll mit Börsenmaklern und Babys war.
Belki sen borsacı arkadaşlarına başkanı itip kaktırabilirsin ama Amerika donanmasına dokunamazsın.
Vielleicht können Sie Ihre Lagerarbeiter… und Vizepräsidenten herumschubsen, aber nicht die U.S.- Navy.
De Parise dönen Gauguin, borsacı olarak çalışmaya başlamıştır.
Kehrte Gauguin nach Paris zurück und begann als Börsenmakler zu arbeiten.
Sonuçlar: 52, Zaman: 0.0366

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca