CASSIEYE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Cassie

Cassieye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

O Cassieye âşık.
Er liebt Cassie.

Big Ma geçmişi Cassieye anlatır.
Big Ma erzählt Cassie über die Vergangenheit.

Cassieye oldukça bağlı.
Das ist Cassie zu viel.

O aranjmanı, Cassieye ben göndermiştim.- Evet.
Ja. -Ich ließ Cassie die Blumen schicken.

Cassieye poz verdin mi?
Hast du für Cassie posiert?

Bu gece kalırlarsa onları eve, Cassieye götürmelisin.
Du solltest sie hinterher Cassie mitbringen.

Cassieye hiçbir şey yapmadım!
Ich habe Cassie nichts getan!

Içkiyi fazla kaçırıp Cassieye bir zarar vermenizden korkuyoruz.
Wir machen uns Sorgen, Sie könnten Cassie etwas antun.

Cassieye bunu anlatmalıyız.
Wir sollten Cassie davon erzählen.

Bir öğrenciye tecavüz hapı içirilmiş ve aynı şey Cassieye de olmuş.
Ein Schüler bekam offenbar Roofies, und Cassie Shore wohl auch.

June, Cassieye ilaç verdi.
June hat Cassie unter Drogen gesetzt.

Bunun ne bana, ne de Olivera faydası var, Cassieye güvenemeyeceğimizi bilmeliyiz.
Es hilft weder mir noch Oliver, zu denken, wir können uns auf Cassie verlassen.

Benle Cassieye göstereyim mi?
Kann ich das Ben und Cassie zeigen?

Olayı nasıl çözdüğümüzü anlıyor musun? Justin Prentiss, Cassieye aşıktı ve senin kızı istismar ettiğini öğrendi.
Dass Justin Prentiss in Cassie verliebt war und rausgefunden hat, dass Sie sie missbraucht haben.

Ama Cassieye çok iyi davranıyordu.
Aber er behandelte Cassie gut.

Sana bunu yapanı bulursak Cassieye aynı şeyi yapanı da buluruz.
Ich will nur den Täter finden, damit wir den schnappen, der das Cassie angetan hat.

Cassieye de olmasına inanamıyorum.
Und Cassie ist das auch passiert.

Lillian Jean adlı bir kız Cassieye çarptı ve özür dileyerek sokakta yürümesini istedi.
Ein Mädchen namens Lillian Jean stößt auf Cassie und verlangt, dass sie sich entschuldige und auf die Straße gehe.

Cassieye benziyordu ama biraz daha küçüktü.
Wie Cassie, nur ein bisschen kleiner.

Nathan ve Cassieye sonra görüşeceğimi söyle.
So. Sag Nathan und Cassie, ich komme später.

Cassieye baktım ve o da endişeliydi.
Ich sah Cassie an und sie war ebenfalls besorgt.

Bana ve Cassieye bin tane mesaj attın.
Du hast mir und Cassie an die 1000 Nachrichten geschickt.

Cassieye olanlar hepimize hayatın kısalığını hatırlattı.
Cassies Unglück zeigt uns: Das Leben ist kurz.

Birisi Cassieye ve birazı da diğer insanlara.
Einen an Cassie und ein paar andere.

Cassieye de Lenoreun arkadaşları tarafından kurtarıldığını söylersin.
Sag Cassie, dass Lenore von ihren Leuten gerettet wurde.

Hepimiz Cassieye hayrandık ama onu pek sevmezdik.
Wir alle bewunderten Cassie, aber keiner mochte sie sehr.

Cassieye bunu yapan adamı bulmanız için elimden geleni yaparım.
Ich tu alles, was hilft den Typen zu finden, der Cassie das angetan hat.

Sadece sen ve Cassieye İtalyanın özel tatlarından bir tanesini tattırmak istedim.- Hiçbir şey.
Nur dir und Cassie eine italienische Delikatesse zeigen.- Gar nichts.

Bryan, Justinin Cassieye aşık olduğunu ve geçenlerde şiddetli bir şekilde tartıştıklarını söyledi. Cassie..
Bryan sagte, dass Justin in Cassie verliebt war und dass sie sich kürzlich gestritten haben.