CEZALANDIRMA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Cezalandırma Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ve cezalandırma.
Kölelik çok, ama yeterince cezalandırma yok!
Zu viel Knechtschaft. Und nicht genug Züchtigung.
Seks cezalandırma.
Sex bestrafungen.
Hastalığı tanrı tarafından cezalandırma olarak görme.
Krankheit wurde als Strafe Gottes angesehen.
( Cezalandırma: Yazılı uyarı).
(Strafe: Warnung).
Combinations with other parts of speech
Üçlü Cezalandırma.
Dreifache Strafe.
Cezalandırma ve arınma.
Bestrafung und Reinigung.
Öfke ve cezalandırma.
Wut und Bestrafung.
Cezalandırma hızlı olmalı”.
Strafe sollte schnell erfolgen“.
Fiziksel Cezalandırma.
Körperliche Bestrafung.
Cezalandırma hakkı nereden gelir?
Woher kommt dann das Recht zu strafen?
Fiziksel Cezalandırma.
Körperliche Bestrafungen.
Cezalandırma yetkisi verildi, seviye üç.
Bestrafung autorisiert, Stufe Drei.
Hayır, onu cezalandırma zamanı.
Nein. Es ist Zeit, ihn zu bestrafen.
Cezalandırma, köpeğe hiçbirşey öğretmez.
Bestrafungen vermitteln dem Hund keine Informationen.
Kimsenin kimseyi cezalandırma hakkı yok”.
Niemand hat ein Recht, zu strafen.
Cezalandırma ve arınma. Sence ne anlama geliyor?
Was symbolisiert das? Bestrafung und Reinigung?
Tanrının beni cezalandırma şekli de bu olsa gerek.
Ist das gottes art, mich zu bestrafen.
Cezalandırma, sanki bir şeylere ulaşmanı sağlarmış gibi.
Bestrafung, als ob das irgendetwas bringen würde.
Bu nedenle adalet ve cezalandırma talep edilecek.
Man wird daher Recht und Strafe fordern.
Cezalandırma, psikolojik baskı ve/veya fiziksel şiddet yasaktır.
Bestrafungen, psychischer und/oder physischer Zwang sind verboten.
Artritli parmaklar: Cezalandırma, suçlama arzusu.
Arthritische Finger: Der Wunsch, zu bestrafen.
Zeus, cezalandırma olarak, Argoyu parkurdan atmak için fırtınalar gönderiyor.
Als Bestrafung sendet Zeus Stürme, um den Argo vom Kurs zu sprengen.
Sence ne anlama geliyor? Cezalandırma ve arınma.
Was symbolisiert das? Bestrafung und Reinigung.
Kimseyi cezalandırma hakkına sahip değilsin.
Du hast kein Recht, jemanden zu bestrafen.
Ama bu sana kaçarak beni cezalandırma hakkı vermez.
Aber das gibt dir kein Recht, mich zu bestrafen.
Teşvik ve cezalandırma ile ilgili yaptırımlarla ilgili faaliyetlerine güvenirler.
Sie verlassen sich bei ihren Aktivitäten auf Sanktionen in Bezug auf Ermutigung und Bestrafung.
Çünkü bana insanlığı kendi ellerimle cezalandırma şansı verdiler.
So erhielt ich die Chance, die Menschheit selbst zu bestrafen.
Kolektif cezalandırma diyorlar buna.
Nennt sich kollektive bestrafung.
Bu ülkenin kanununun sizi bir kez daha cezalandırma girişiminden önce.
Bevor die Justiz dieses Landes einen weiteren Versuch unternimmt, Sie zu bestrafen.
Sonuçlar: 121, Zaman: 0.0455
S

Cezalandırma eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca