CLARKE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
Clarke

Clarke Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Clarke ve Taylor.
Clarke und Taylor.
Sorun değil Clarke.
Es ist in Ordnung, Clarke.
Şu Clarke nerede?
Wo ist der Clarke?
Ne yapıyorsun? Clarke.
Clarke, was macht du da?
Clarke ne durumda?
Was ist mit Clarke?
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Bundan haberin var mıydı? Clarke.
Wusstest du davon? CLARKE.
Clarke, ne yapıyorsun?
Clarke, was macht du da?
Ateş etmeyin!- Clarke ve Finn!
Clarke und Finn! Nicht schießen!
Clarke bizi kurtarana kadar.
Bis Clarke uns rausboxt.
Olmaz. Hayır Clarke, etmiyorsun.
Nein. Nein, Clarke, das wirst du nicht.
Clarke, izin verir misin?
Clarke, würdest du uns entschuldigen?
Medford, Oregondan Scott ve Andy Clarke.
Scott und Andy Clarke aus Medford, Oregon.
Clarke ve Gaiaya bir şey mi oldu?
Ist etwas mit Clarke und Gaia?
Bunun olmasýna izin vermeyeceðim Clarke.
Aber so weit lasse ich es nicht kommen, Clarke.
Clarke, bize izin verir misin?
Clarke, würdest du uns entschuldigen?
Eğer seni bir daha göremezsem… -Hayır. Clarke.
Clarke, falls ich dich nicht wiedersehe… Nein.
Şu Clarke mı? Şehir dışında.
Der Clarke? Der ist verreist.
Yardım ediyorum. Seni baltalamaya çalışmıyorum Clarke.
Ich helfe. Ich versuche dich nicht zu untergraben, Clarke.
Clarke, Ben çok… Çok korktum.
Ich hatte solche Angst. Clarke, ich bin so.
Gökyüzü insanlarından Clarke varlığıyla bizi şereflendirdi.
Clarke von den Sky People beehrt uns mit ihrer Gegenwart.
Clarke gerçekten tüm bunlara değer mi?
Ist Clarke das alles wirklich wert?
Kahretsin!- Clarke ve Finn bu ormanları biliyorlar!
Clarke und Finn kennen den Wald. Verdammt!
Clarke, Finn ve Montyyi arayacağız.
Wir suchen nach Clarke, Finn und Monty.
Gün doğarken Clarke Dağlarına kadar 60 gönüllümüz olacak.
Freiwillige dringen bis zu den Clarke Mountains vor.
Clarke onlara güvenmiyor. Bilemiyorum.
Ich weiß nicht. Clarke traut ihnen nicht.
Karen Clarke, Liza Weld… ben ve Simon.
Karen Clark, Liza Weld und ich und Simon… ich meine Simon und ich.
Clarke hakkında daha fazla şey bilmiyorum tamam mı?
Ich weiß sonst nichts über Clarke, ok?
Clarke hakkında başka bir şey bilmiyorum tamam mı?
Ich weiß nichts Weiteres über Clarke, okay?
Clarke hakkında daha fazla şey bilmiyorum tamam mı?
Ich weiß nichts Weiteres über Clarke, okay?
Clarke, kabileler Ateş sahibini takip ediyor.
Die Clans werden dem folgen, der die Flamme hat. Clarke.
Sonuçlar: 1485, Zaman: 0.0213

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca