DÜNYADAKI CENNET ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Dünyadaki cennet Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Dünyadaki Cennet?
Burası, onun dünyadaki cenneti.
Es ist sein Himmel auf Erden.
Dünyadaki cennete Açılan Kapı!
Die Tür zum Paradies auf der Welt!
İşte bu, dünyadaki Cennettir.
Dies ist das Paradies auf Erden!
Dünyadaki cennet ya da öyle bir saçmalık.
Paradies auf Erden oder so ein Scheiß.
Mutlu bir evlilik dünyadaki cennettir.
Eine gute Ehe ist das Paradies auf Erden!
Dünyadaki cennetimizi bu şekilde yaratır ve dahiyi serbest bırakırız.
Es ist, wie wir unsere Himmel auf Erden schaffen und Release-Genie.
Greeley için dünyadaki cennet demiş.
Er sagte, Greeley sei das Paradies auf Erden.
Mum yakma vesevdiğiniz müzikli köpüklü banyolar dünyadaki cennet olabilir.
Schaumbäder mit brennenden Kerzen undMusik, die du liebst, können der Himmel auf Erden sein.
Burada'' Dünyadaki Cenneti'' inşa ettik.
Wir haben den Himmel auf Erden gebaut.
Kahire, melekler şehri, dünyadaki cennet.
Das Paradies auf Erden. Eine höllische Stadt.
Marco Polo, dünyadaki cenneti, Çin sahilleri açıklarında bulduğunu söylemiş.
Marco Polo fand vor der Küste Chinas ein irdisches Paradies.
Mutlu bir evlilik dünyadaki cennettir.
Eine glückliche Ehe ist ein Paradies auf Erden!
Bu yer dünyadaki cennet olarak adlandırılabilir: turistik yerler ve manzara bir araya gelir.
Dieser Ort kann zu Recht als Himmel auf Erden bezeichnet werden: Die Attraktionen und die Landschaft passen zusammen.
Kahire, melekler şehri, dünyadaki cennet.
Eine höllische Stadt. Das Paradies auf Erden.
Güzel çiçekler, dünyadaki cennetin harika kalıntılarıdır.
Schöne Blumen sind die wunderbaren Reste des Paradieses auf der Erde.
Bu kutsal mekân, gerçekten de Dünyadaki Cennet.
Paradies auf Erden. Dies ist wahrlich ein göttlicher Ort.
Bazen, Yeşil Göl, Teksasın dünyadaki cennet olduğunu düşünüyorum.
Manchmal denke ich, Green Lake ist der Himmel auf Erden.
Bu Fransız Polinezyalı ada her daim dünyadaki cennet olarak görülmüştür.
Diese Französisch polynesischen Insel hat immer das Paradies auf Erden betrachtet worden.
Duvar kağıdı 345589: Güzel çiçekler, dünyadaki cennetin harika kalıntılarıdır.
Tapete 345549: Schöne Blumen sind die wunderbaren Reste des Paradieses auf der Erde.
Suzhou, 2500 yılı aşkın tarihe sahip'' dünyadaki cennet'' lakaplı güzel bir şehir.
Suzhou ist eine schöne Stadt, mit einem Spitznamen belegt„Himmel auf Erde“, mit mehr als 2500 Jahren Geschichte.
Suzhou, 2500 yıldan fazla geçmişiyle“ dünyadaki cennet” olarak adlandırılan güzel bir şehir.
Suzhou ist eine schöne Stadt, mit einem Spitznamen belegt„Himmel auf Erde“, mit mehr als 2500 Jahren Geschichte.
Dünyanın cenneti nedir o halde?
Und was ist das Paradies auf Erden?
Kimi için dünya cennettir, kimi için cehennem.
Für die einen sicherlich die Hölle, für die anderen das Paradies auf Erden.
Yeğenin Marshall sanki dünyamıza cennetten düşmüş küçük bir parça gibi.
Dein Neffe Marshall ist ein Stück Himmel auf Erden.
Ve sonunda dünya cenneti.
Und schließlich, den Himmel auf Erden.
Dünya cennet haline geldiğinde yaşam nasıl olacak?
Wie wird das Leben sein, wenn die Erde ein Paradies ist?
Dünya cennet olsun, kim istemez?
Himmelreich auf Erden, wer möchte das nicht?
Ama artık sen de ölüsün; dünya, cennet ve umut için ölüsün…!
Dennoch, von nun an bist auch du tot- tot für die Welt, den Himmel und die Hoffnung!
Yani insanlar birbirlerini candan seviyorlarsa dünya cennet olur.
Wenn alle nur noch lieb zueinander sind, ist die Welt das Paradies.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0443

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca