Felaketin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Felaketin planları!
Fukushima, felaketin sırları.
Felaketin Öngörüsü.
Görüntüler Felaketin Boyutunu Gösteriyor.
Felaketin ilk günü.
İnsanlar da tercüme ediyor
Biz geri kalanlar, bu felaketin geldiğini görmüştük.
Felaketin başladığı yer.
Discovery görevdeyken bu felaketin olmasına izin vermeyecek.
Felaketin iyi tarafı.
Peder Kino bunun, felaketin bir alameti olduğunu söylüyor.
Felaketin yaklaştığını hissediyorum.
Yapabileceğimiz tek şey felaketin olmasını beklemek.
Felaketin başlamasından sonra.
Her zaman kendini belaya sokarsın. Felaketin çocuğu.
Burada felaketin içindeyiz!
Üç saniyede bir, masum bir hayat felaketin eşiğine geliyor.
Felaketin izleri silinemedi.
Bilin bakalım o olası felaketin sorumlusu kim olacak?
Felaketin geleceğini hissediyordum.
Geiranger sonraki büyük felaketin yaşayacaktır korkuyor.
Felaketin üzerinden neredeyse üç ay geçti.
Uzun Boynuzlu Böcek, felaketin evreni yok edeceğini düşünüyor.
Felaketin gerçek boyutu henüz bilinmiyor.
Dinle, senin görevin felaketin ne zaman olacağını tahmin etmek.
Felaketin ilk anlarında birbirimize yardım etmek için bir araya geliriz.
Biliyorsun, insan hiçbir felaketin kendi başına geleceğini düşünmez.
Felaketin gözünün içine bakar ve korkudan karşısında küçülmeyiz.
Kadının uzun dili felaketin eve çıkmasına yarayan merdivendir.
Felaketin gözünün içine bakar… ve korkudan karşısında küçülmeyiz.
Fakat ne kadar hazırlansak da genellikle felaketin geldiğini önceden göremeyiz.