FINNLE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Finn
• bei finn

Finnle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Finnle ben konuşurum.
Ich rede mit Finn.

Hayır. Hayır. Finnle kal sen.
Bleib bei Finn.- Nein. Nein.

Huck Finnle Tom Sawyer mıyız biz?
Huck Finn und Tom Sawyer?

Kelly ve Dr. Finnle buluşalım.
Kelly und Dr. Finn sollen zur Shuttlebucht kommen.

Finnle ne yapacağım?- Güzel.
Aber was mache ich mit Finn? Gut.

Anlaşman Finnle beraber sonlandı.
Deine Vereinbarung starb mit Finn.

Finnle beraber misiniz?- Peki.
Bist du mit Finn zusammen? Gut.

Nasıl geçti? Dr. Finnle olan akşamımı ima ediyorsun?
Du beziehst dich auf meinen Abend mit Dr. Finn. Wie ist es gelaufen?

Finnle diğerleri değil mi?
Sind das nicht Finn und die anderen?

Hayatının sonuna kadar Finnle mutsuz olma hakkını tamamen destekliyorum.
Ich unterstütze dein Recht, mit Finn für immer unglücklich zu sein.

Finnle çıktığımız dönemi hatırlıyorum.
Aus meiner Zeit mit Finn.

Hayır. Finnle kal sen. Hayır.
Bleib bei Finn.- Nein. Nein.

Finnle anlaşma üzerine el sıkışmıştık.
Ich habe mit Finn einen Deal gemacht.

Güzel. Finnle ne yapacağım?
Aber was mache ich mit Finn? Gut?

Finnle çalışmaya işte böyle başladık.
So begannen Finn und ich zusammenzuarbeiten.

Git de Finnle pişti oyna.
Geh Schnipp-Schnapp mit Finn spielen.

Finnle ayrılmamız gerektiğini mi söylüyorsun?
Finn und ich sollten Schluss machen?

Git de Finnle pişti oyna.
Spiel doch mit Finn. Misch die Karten und.

Finnle Rachel olmasaydı burada olmazdım.
Ohne Finn und Rachel wäre ich nicht hier.

Colin ve Finnle Vegasa gidiyorum.
Ich fliege mit Finn und Colin nach Vegas.

Finnle New Yorkta çok mutlu olacaksınız.
Du und Finn werdet in New York groß herauskommen.

Artık Finnle dalga malga geçemezsin.
Du darfst dich nicht mehr über Finn lustig machen.

Finnle röportaj yapmak istiyorsan acele et As.
Wenn du Finn interviewen willst, solltest du dich beeilen.

Bay Schuester, Finnle size bir şey söylemek istiyoruz.
Mr. Schuester, Finn und ich möchten Ihnen etwas sagen.

Finnle konuştum. Babasının bir kaç disketi incelediğini söylüyor.
Finn sagt, sein Vater hatte Disketten dabei.

Ama oğlunun Finnle başlattığı şeyi bitirmesi gerek.
Aber dein Sohn muss beenden, was er mit Finn begonnen hat.

Finnle beraber kampanya yaptığınızı öğrenince kendimi kaybettim.
Bin ich irgendwie ausgeflippt. Als du und Finn zusammen Wahlkampf gemacht habt.

Bu sene müzikali Finnle Artie idare ediyor ve onlara güvenim tam.
Finn und Artie leiten das Musical, ich vertraue ihnen bedingungslos.

Bence Finnle dalga geçmeyi bırakmalısın.
Du solltest Finn in Ruhe lassen.

Huck Finnle Tom Sawyer mıyız biz?
Wer sind wir, Huck Finn und Tom Sawyer?