FRANCISLE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

mit Francis

Francisle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Neden Francisle beraberler?
Mit Francis?
Oğlunuzla evleneceğim, ama Francisle değil Bashla.
Ich heirate Euren Sohn. Nicht Francis.
Francisle görüştüler.
Sie trafen Francis.
Ve TV seyrettin, Francisle ve annenle.
Wo Sie mit Ihrer Mutter und Francis ferngesehen haben.
Francisle bir şey mi oldu?
War etwas mit Francis?
Combinations with other parts of speech
Sanırım Pariste Francisle olanlar konusunda konuşmamız lazım.
Sprechen wir über deine Liaison mit Francis in Paris. Nicht jetzt.
Francisle nasıl oldu?
Was ist mit Francis passiert?
Senin sanatınla veya Francisle arandaki kimyayla bir derdimiz yok.
Wir haben kein Problem mit Ihrer Kunst oder Ihrer Chemie mit Francis.
Francisle fantastik birleşti.
Francis und fantastisch.
Mutlu olmanı istiyorum ve Francisle yapacağınız Çocuklarınızla mutlu olacaksınız.
Ich will, dass du glücklich bist, und du wirst mit Francis Kinder haben.
Francisle kavga etmiştiniz.
Du und Francis hattet Streit.
Milyarder Gloria von Thurn und Taxis:'' Francisle Savaşım Tam Bir Saçmalık''.
Milliardärin Gloria von Thurn und Taxis: Es ist“totaler Unsinn”, dass ich gegen Franziskus kämpfe.
Sör Francisle tanıştın mı?
Kennst du Sir Francis?
Sözüne güvenerek, kendi çocuğuma annelik etmeyi bıraktım. Onu Francisle evlendireceğin sözüne.
Ich verzichtete auf ein Leben als Mutter, da Ihr verspracht, Ihr zieht sie als Francis' Frau auf.
Ama Francisle değil, Bashla.
Doch nicht Francis. Sebastian.
Tek bildiğim bu kişinin Fransa veİskoçyanın ittifakına karşı olan birisi olduğu. Francisle nişanıma da.
Es war jemand,der etwas gegen Schottlands Allianz mit Frankreich und meine Verlobung mit Francis hat.
Hemen Francisle konuşmak istiyorum.
Ich will mit Francis reden.
Francisle aramı düzeltmek istiyorum.
Ich möchte das mit Francis klären.
Babam, Francisle beni her yaz bu göle getirirdi.
Mein Vater fuhr mit Francis und mir im Sommer immer an diesen See.
Francisle ne zamandan beri konuşuyorsun?
Seit wann redest du mit Francis?
Bak sen, Francisle çalıştığın için kendine güvenin epey artmış.
Du bist sehr zielbewusst geworden, seitdem du für Francis gearbeitet hast.
Francisle konuşmadan bunu düşünmeyeceğim bile.
Bis ich mit Francis gesprochen habe.
Çünkü Maryyi Francisle evlenmeye ikna edemezsem Hatalarını telafi edemezsem, kafamı uçuracaklar.
Weil, sollte ich Mary nicht mit Francis verheiraten, wenn ich deine Fehler nicht rückgängig machen kann.
Francisle biraz zaman geçiririz, kaynaşırız.
Zeit mit Francis verbringen, nur unter Männern.
Francisle buraya geldiğimizde gidebildiğimiz son nokta burasıydı.
Wir waren mit Francis hier.
Francisle Connie rolü için kardeşi Taliayı konuştun mu?
Was ist mit Francis' Schwester Talia als Connie?
Francisle karşılaştığını söylediğin Angerstaki şatoyu biliyorum. Geçen sene yandı.
Ich kenne das Schloss, wo du angeblich Francis trafst.
Francisle geçirdiğim 28 yılda öğrendiğim tek bir şey varsa hep söylediği bir şey vardır.
Wenn ich eines in den 28 Jahren mit Francis gelernt habe… das sagte er immer und immer wieder.
Amcanızın Francisle birlikte olduğunu bilmek bana büyük teselli veriyor. Biliyor musunuz, bunu söylediğimi duymak sizi şaşırtabilir ama.
Dass dein Onkel mit Francis unterwegs ist. aber es tröstet mich sehr zu wissen, Es wird dich vielleicht überraschen, mich das sagen zu hören.
Ya da Francisten bulamadığını veren biri.
Oder ein Bonus, etwas, was Francis nicht bieten kann.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0319

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca