HÜCREDEKI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• in der Zelle

Hücredeki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Yan hücredeki Miggs.
In der Zelle nebenan.

Hücredeki Yönetici Molekül.”.
Die Mechanik der Zelle.«.

Sadece bu hücredeki adam var.
Nur den Mann hier in der Zelle.

Hücredeki bu organelin görevi nedir?
Welche Aufgabe hat diese Zelle?

Miggs yandaki hücredeki adam.
Unser gestörter Miggs in der Zelle nebenan.

Hücredeki güvenlik kameraları kapalı.
Die Kameras in der Zelle sind aus.

Miggs yandaki hücredeki adam?
Der multiple Miggs in der Zelle nebenan?

Hücredeki yalnızlık, onu iyice bezdirmiştir.
Die Einsamkeit der Zelle tat ihr wohl.

Altı numaralı hücredeki herif, bilemiyorum.
Dieser Typ in Zelle 6, also ich weiß nicht.

Hücredeki bilgi ya da formülü düzenler.
Ändern der Daten oder Formeln in der Zelle.

Rengin gölgesi, hücredeki değeri temsil eder.
Die Farbschattierung stellt den Wert der Zelle dar.

Hücredeki adam… Damien Karras. Galiba… 11.
Ist Damien Karras. der Mann in Zelle 11 Ich glaube.

Muhteşem Jack Sparrow hücredeki bir ayyaş olamaz.
Der große Jack Sparrow ist kein Trunkenbold in einer Zelle.

Hücredeki tüm DNA, insan genomunu oluşturur.
Die ganze DNS in der Zelle bildet das menschliche Genom.

Yedi buçuk dakikaya, bu hücredeki adam cinayet sebebiyle asılacak.
In siebeneinhalb Minuten wird der Mann in der Zelle wegen Mordes gehängt.

Hücredeki Mucize ve Evrim Teorisinin Sonu.
Das Wunder in der Zelle und das Ende der Evolution.

Aşağıdaki örnekte, kullanıcı bu hücredeki kabul edilebilir bir değer olmayan abc yazılan.
Im folgenden Beispiel wurde der Benutzer Abc, eingegeben haben, nicht in die Zelle ein zulässiger Wert ist.

Hücredeki adamın 1992den kalma resimde olması nasıl mümkün olabilir?
Wie kann der Mann im Gefängnis auf einem Foto von 1992 sein?

Üçüncü hücredeki bayanlar, kaslarınız mı ağrıyor?
Die Damen aus Zelle 3- Muskelkater?

Hücredeki bir karakter/ kelimenin kaç kez sayıldığını saymak nasıl olur?
Wie man zählt, wie oft ein Zeichen/ Wort in einer Zelle erscheint?

Galiba 11. hücredeki adam Damien Karras.
Ich glaube, der Mann in ZeIIe 11 ist Damien Karras.

Hücredeki proteinlerin sentezi, biyosentetik süreçlerin dizisi.
Die Proteinsynthese in der Zelle, die Sequenz der biosynthetischen Prozesse.

Bu reaksiyonlar hücredeki önemli moleküllere zarar verebilir.
Diese Reaktionen können wichtige Moleküle in der Zelle schädigen.

Bu hücredeki havanın normal kimyasal bileşimi.
Dies ist die normale chemische Zusammensetzung der Luft in der Zelle.

Şansımıza, hücredeki engelleyiciler ona etki ediyor gibi.
Zum Glück scheinen die Hemmer in der Zelle bei ihr zu wirken.

Hücredeki veya çubuktaki formülü tıklatıyor ancak hiçbir şey değiştiremiyorsunuz.
Sie klicken auf die Formel in der Zelle oder Bearbeitungsleiste, können aber nichts ändern.

Şapkacının yan hücredeki erkek kardeşi Bay Strangein çok garip davrandığını duymuş.
Der Bruder des Hutmachers in der… Zelle nebenan hörte, dass Mr. Strange sich merkwürdig benimmt.

Hücredeki ribozom ve mitokondri miktarını arttırarak protein sentezini arttırmaktadır.
Es erhöht die Proteinsynthese, indem es die Menge an Ribosomen und Mitochondrien in der Zelle erhöht.

Bir dizi hücredeki tüm belirli kelimeleri kalın kılmak nasıl?
Wie schreibt man alle spezifischen Wörter in einer Reihe von Zellen?

Bu, hücredeki bir veya daha fazla genin hasar görmesi veya değişikliğe uğraması nedeniyle oluşur.
Dies tritt auf, wenn einzelne oder mehrere Gene einer Zelle beschädigt oder verändert werden.