Heyecandan Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Heyecandan gülmeye.
Yüzüm yanıyordu heyecandan.
Heyecandan sanırım.=/.
Sevgili yavrum, heyecandan olur!
Heyecandan ölmek, gibi.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Isimlerle kullanım
Bacaklarım titriyor heyecandan.
Heyecandan ölüyorum. Öyleydi sanki.
Çocuklar heyecandan uyuyamıyor.
Heyecandan neredeyse nefes alamıyorum.
Ya da adamın biri heyecandan kussun.
Evet, heyecandan dans ediyorlar.
Ben şimdiden heyecandan ölüyorum.
Sen heyecandan ben de korkudan.
Annenizi her türlü heyecandan uzak tutmalısınız.
Heyecandan olsa gerek, diye düşünüyordu.
Suho! Sadece heyecandan… -Gel. -Hey.
Heyecandan nerdeyse bayılmak üzereydim.
Gerçi artık heyecandan payıma düşeni aldım.
Heyecandan, unutacaktı neredeyse nefes almayı.
Tamam tamam, heyecandan tam okumamışım.
Heyecandan, unutacaktı neredeyse nefes almayı.
COLOR=deepPink Zaten heyecandan baygınLık geçircektim.
Heyecandan, kalp daha da yendi başlar.
Eşim heyecandan titriyordu.
Heyecandan tir tir titriyordu.“ Nasıl uçtuğumuzu unutma.
Onlar heyecandan ne anlar ki?
Heyecandan ve şaşkınlıktan ben fotoğraf çekmeyi unuttum.
Çünkü heyecandan çok erken uyanmıştım.
Heyecandan olabilir- ancak böyle bir durumda kesinlikle olmamalıdır!
Hayır, heyecandan uyuyamadım sadece.