INANÇLA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Isim
Glauben
inanıyorum
sanırım
inanç
düşünüyorum
galiba
inanırım
bence
iman
düşünmüyorum
herhalde
Überzeugung
ikna
inancı
inançla
inanış
düşüncesi
mahkumiyet
Glaube
inanıyorum
sanırım
inanç
düşünüyorum
galiba
inanırım
bence
iman
düşünmüyorum
herhalde
Inbrunst

Inançla Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bu inançla ilgili.
Es geht um Glauben.
Umut etmek ise inançla başlar.
Aber der Glaube beginnt mit Hoffnung.
Bu inançla ilgili.
Es geht ums Glauben.
Cesaret sahibi adam aynı zamanda inançla doludur.
Ein mutiger Mann ist auch voller Glauben.
Bunun inançla alakası yok.
Es geht nicht um Glauben.
Eden. Adını gurur ve inançla söyle! Eden!
Eden. Eden. Sag deinen Namen voller Stolz und Inbrunst!
Bunun inançla hiçbir ilgisi yok.
Es hat nichts mit Glauben zu tun.
Sana her zaman güç ve inançla hizmet ettiler.
Sie haben Dir in diesem Leben mit Kraft und Glauben gedient.
Biz inançla bilgiyi çok karıştırıyoruz.
Wir verwechseln Glaube mit Wissen.
İnsan, gerçeği akıl yoluyla keşfeder, inançla değil.
Der Mensch soll Wahrheiten erkennen und nicht glauben.
Kalbiyse inançla doluydu.
Sein Herz war voller Glauben.
Bu inançla beraber yaklaşık 19 sene yaşadık.
Jahre lebte sie mit diesem Glauben.
Eden. Gururla ve inançla adını söyle! Eden.
Sag deinen Namen voller Stolz und Inbrunst! Eden. Eden.
Bu inançla… Seni dışarı atıyorum! Bu güçle…!
Mit dieser Kraft… …mit diesem Glauben, vertreibe ich dich!
Ben kalben basit bir adamım ama inançla doluyum.
Ich bin ein einfacher Mann im Herzen, aber voller Überzeugung.
Güllerin inançla ne alakası var?
Was? Was haben Rosen mit Glauben zu tun?
Yaptığınız her işi tutkuyla ve inançla yapıyorsunuz.
Alles was Sie machen, machen Sie mit Leidenschaft und Überzeugung.
Kimisi inançla ölçülebileceğine inanır.
Einige meinen, man misst es am Glauben.
İnançlı olmanın nasıl hissedildiğini ve günlük hayatımı inançla yaşama.
Wie ich meine religiöse Überzeugung und meinen Glauben im Alltag lebe….
Gururla ve inançla söylemişti bunları.
Und das sagst du mit Stolz und Überzeugung.
Her yanda, artık, yalnızca dogmalarla ve dogmalarda inançla uğraşılıyordu.
Überall hatte man es nur mit Dogmen und dem Glauben an Dogmen zu tun.
Shaffir, inançla dolu iyimser bir adamdır.
Shaffir ist ein optimistischer Mann voller Glauben.
Sezgi bir insan safsatasıdır-- rastgele olayları bu inançla mı tahmin ediyorsun.
Intuition ist eine Täuschung. Der Glaube, dass man Ereignisse vorhersagen kann.
Bu arada bunu inançla değil, irade gücüyle yaparsın.
Das ist übrigens kein Glaube, sondern Willenskraft.
Rob Schwartzu şiddetle tavsiye ettiğim son derece güven ve inançla.” -Theda H., ABD.
Ich empfehle Rob Schwartz mit äußerster Zuversicht und Überzeugung." -Theda H., USA.
Sadece cesaret ve inançla imkansızı gerçek kıldık.
Mit Beherztheit und Glauben… haben wir Unmögliches vollbracht.
Bu inançla çok daha başarılara imza atacağımıza inanıyorum.
Ich meine, dass uns dieser Glaube an mehr Zufriedenheit erfolgreich verkauft wird.
Bir denizci eşi gibi inançla bekliyorum. Ama hayır.
Nein, ich warte treu wie eine Seemannsfrau darauf, dass er zurückkehrt.
Adriel, inançla bilim arasındaki köprüyü temsil ediyor.- Papa Hazretleri.
Eure Heiligkeit… Adriel verkörpert die Brücke zwischen Glaube und Wissenschaft.
Bugün de aynı duygu ve inançla çalışmalarını sürdürmektedir.
Eine Arbeit, die heute noch mit dem selben Einsatz und Überzeugung weitergeführt wird.
Sonuçlar: 84, Zaman: 0.0452
S

Inançla eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca