JAMIEYE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Jamie

Jamieye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Jamieye güveneyim?
Jamie vertrauen?

Bunu benim için Jamieye ver.
Gib das Jamie von mir.

Jamieye merhaba de.
Sag Hallo zu Jamie.

O zaman Jamieye söylerim.
Dann erzähle ich es Jamie.

Jamieye bu alıntıyı yapardım.
Das habe ich Jamie zitiert.

Lütfen, Jamieye söyle bunu.
Bitte sagen sie Jamie das.

Jamieye sigara içmeyi öğretmeye çalışıyor.
Jamie das Rauchen beibringen.

Artık oğlum Jamieye benziyor.
Jetzt sieht sie aus wie mein Jamie.

Bu Jamieye bağlı.
Das hängt von Jamie ab.

Doktor Steinın hemşiresi Jamieye numarasını vermiş.
Steins Sprechstundenhilfe hat Jamie ihre Nummer gegeben.

Benim Jamieye ihtiyacım var.
Ich brauche Jamie.

Jamieye bunun olmayacağını söyledim.
Ich hab Jamie gesagt, das wird nichts.

Elbette. Ama bunun Jamieye nasıl faydası dokunacak?
Natürlich, aber wie hilft das Jamie?

Jamieye masum olduğu için yardım ettim.
Ich hab Jamie geholfen, weil er unschuldig ist.

Willie, Jamieye öyle derdi.
So hat Willie Jamie genannt.

Jamieye büyü yapıp onu benden uzaklaştırdı.
Sie verhexte Jamie und spannte ihn mir aus.

Willie, Jamieye öyle derdi.
Willie nannte Jamie immer so.

Jamieye de Gracieye de yalan söylettirdin.
Du hast Jamie und Gracie dazu gebracht, mich anzulügen.

Willie, Jamieye böyle seslenirdi.
Willie nannte Jamie immer so.

Jamieye neden dönmek zorunda olduğunu anlıyorum.
Ich verstehe, warum du zu Jamie zurückkehren musstest.

Artık Jamieye lazım sana değil.
Jamie braucht ihn jetzt, du nicht.

Jamieye haftalar önce Turbo Man aldığını söylemiştin.
Weil du ja Jamies Turbo-Man schon vor Wochen gekauft hast.

Bugün Jamieye bakmak iyiydi.
Es war schön, heute auf Jamie aufzupassen.

Jamieye karşı hissettiğin şeyin hayatındaki en güçlü his olduğunu söylemiştin.
War das Machtvollste, das du je im Leben fühltest. Du hast gesagt, was du für Jamie empfunden hast.

Bu gece Jamieye bakmak zorundasın.
Du wirst heute Abend bei Jamie bleiben müssen.

Tony Jamieye asla zarar vermez. Hayır.
Nein. Tony würde Jamie nie etwas antun.

Yüce Tanrım. Jamieye çıkma teklif etmeye karar verdim!
Ich beschloss, Jamie einzuladen. Großer Gott!

Ve Jamieye ne oldu. Sadece… yaptığın şey yüzünden.
Nur… wegen dem, was du getan hast… und was mit Jamie passiert ist.

Grace, Jamieye bir bardak bira getir.
Grace, hol Jamie ein Glas Bier.

Ben Jamieye göz kulak olurum.
Ich kümmere mich um Jamie.