KÜÇÜK AĞAÇ ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Küçük ağaç Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ve sen, küçük ağaç.
Küçük ağaç alalım.
Ich nehme die kleinen Bäume.
Hoş geldin Küçük ağaç.
Willkommen kleiner Schatz:-».
Küçük ağaç iyi mi?
Geht es dem kleinen Baum gut?
Bay Miyaginin Küçük Ağaçları.
Mr. Miyagis Kleine Bäume.
Küçük ağaç iyi mi?
Lst der kleine Baum in Ordnung?
Sarmaşığı ve küçük ağaçları budamak.
Unterholz und kleine Bäume knacksten.
Küçük ağaçlarınız var.
Sie haben ja winzige Bäume.
Burada nachos var mı, küçük ağaç?
Gibt es hier irgendwo Nachos, kleiner Baum?
Küçük Ağaç sallanıyordu.
Der kleine Baum erschauderte.
Bir bonzai asla sadece küçük ağaç değil.
Ein Bonsai ist nicht nur einfach ein winziger Baum.
Bu küçük ağaç da güneş alacak.
Dieser kleine Baum wird.
Gerekirse, bir uygulama küçük ağaçlarla sınırlı olmalıdır.
Falls notwendig, sollte sich eine Anwendung auf kleinere Bäume beschränken.
Küçük ağaçlara öncelik verin.
Geben Sie kleinen Bäumen die Priorität.
Bonsai, Japonların küçük ağaç yetiştirme sanatıdır.
Bonsai ist die japanische Kunst der Kultivierung der Minibäume.
Küçük ağaç da ışık alabilecek artık!
Der kleine Baum wird jetzt Licht bekommen!
Hayır. Bay Miyaginin Küçük Ağaçları güzel bir iş planıydı.
Mr. Miyagi's Little Trees war ein solides Geschäftsmodell.
Küçük Ağaç hayatının dersini almıştır.
Jetzt welkt der junge Baum deines Lebens.
Toplanan ve kurutulmuş sonbahar yaprakları küçük ağaçları tutkal.
Aus gesammelten und getrockneten Herbstblättern kleine Bäume kleben.
Elbette ki Küçük Ağaç burada mutsuz oluyor.
Der kleine Bär ist natürlich unglücklich.
Ah, şu öteki ağaçlar gibi büyüsem bir!” diye içini çekiyordu küçük ağaç.
O wäre ich doch so ein großer Baum wie die anderen!" seufzte das kleine Bäumchen.
Bu küçük ağaç yüz yıllar boyunca yaşayabilir. Harika.
Erstaunlich. Dieser kleine Baum kann Jahrhunderte alt werden.
Sonunda, daha verimli bir iş rutinine ve küçük ağaçlarla dolu bir ormana sahip olacaksınız.
Am Ende habt Ihr einen effizienteren Arbeitsablauf und einen Wald voller kleiner Bäume.
Solanum verecundum, 4 ila 14 metre arasıda yüksekliğe ulaşabilen bir çalı veya küçük ağaç olarak büyür.
Solanum verecundum wächst als Strauch oder kleiner Baum der Wuchshöhen von 4 bis 14 Metern erreichen kann. Der Stamm ist dicht mit Trichomen besetzt.
Bileğindeki Küçük Ağaç dövme tasarımı vücuttaki en iyi yerleşimdir.
Small Tree Tattoo Design am Handgelenk ist die beste Platzierung am Körper.
Birileri gelip büyük ağacı kesmedikçe, küçük ağaç hiçbir zaman güneş ışığı alamaz.
Bevor nicht irgendjemand kommt und den großen Baum fällt, wird der kleine Baum niemals Licht kriegen.
Küçük yerel küçük ağaç ile'' Lam Jieak'' diğer beach plaj farklı boyutlarda.
Kleine Strand mit lokalen kleiner Baum als"Lam Jieak" unterscheidet sich von anderen Strand.
O zaman 30- 50 cm yüksekliğe sahip çok küçük ağaçların çoğu zaman 10 EUR altında bile olurlar.
Sehr kleine Bäume mit Höhen von 30- 50 cm sind dann oft sogar unter 10 EUR zu haben.
Özellikle daha küçük ağaçlarda,'' elle'' kaldırabilirsiniz- dallara göre.
Insbesondere bei kleineren Bäumen kann man ihn aber noch“manuell” entfernen- Ast für Ast.
Küçük ağacın başı dertte.
Der kleine Baum hat Schwierigkeiten.
Sonuçlar: 393, Zaman: 0.0387

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca