KAZANDIĞIN ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• gewonnen
• verdienst
• Sieg
• gewinnt
• gewinnen
• gewinnst
• errungen haben

Kazandığın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Azami kazandığın.
Höchstzahl gewonnen.

Kazandığın için tebrikler.
Glückwunsch zum Sieg.

Yarışmayı kazandığın için tebrikler.
Gratulation zum Sieg beim Wettbewerb.

Kazandığın anlamına gelir.
Es bedeutet, man hat gewonnen.

Yakınlarda kazandığın bir başarı mı?
Ein Erfolg, den Sie kürzlich errungen haben?

Kazandığın her şeyi senden çalıyor mu?
Nimmt sie alles, was du verdienst?

Mesele ne kadar ve nasıl kazandığın.
Es geht darum, wie viel man gewinnt, und wie.

Güç, kazandığın bir şey değildir.
Macht verdient man nicht.

Bu futbol oyunlarını kazandığın sürece.
Hauptsache Sie gewinnen die Footballspiele.

Mahkemede kazandığın için tebrikler.
Glückwunsch zu Ihrem Sieg vor Gericht.

Bu ortaya bir dolar koyup, dört çeyrek kazandığın oyun var.
Man wirft einen Dollar in einen Automaten und gewinnt vier 25-Cent-Stücke.

Geçen ay Kazandığın parayı bu ay Alabilirsin.
Das können Sie diesen Monat gewinnen.

Cennet ya da cehennem kimin kazandığın umurunda değil!
Himmel, Hölle---mir ist's egal, wer gewinnt!

Doları kazandığın sürece ne yaparsan yap.
Das ist mir egal, solange du die $50 gewinnst.

Şahsen paranı nasıl kazandığın umurumda değil.
Mir ist eigentlich egal, wie du dein Geld verdienst.

Kazandığın tek şey çocukların karate kupası.
Man gewinnt nur eine Karatetrophäe für Kinder.

Şahsen, paranı nasıl kazandığın umrumda değil.
Mir ist eigentlich egal, wie du dein Geld verdienst.

Kazandığın zaman ilginçtir, kaybettiğin zaman değil.
Interessant, wenn man gewinnt, nicht verliert.

Pulitzer Ödülünü kazandığın zaman da, bana teşekkür etsen iyi edersin.
Wenn du den Pulitzer gewinnst, dankst du mir lieber.

Kazandığın zaman First Sevgili mi olacağım?
Und wenn du gewinnst… bin ich dann der"First Boyfriend"?

Bu, oraya çıkıp her şeyi kazandığın bir John Grisham romanı değil.
Das ist kein Roman von John Grisham, wo man vor Gericht gewinnt.

Kazandığın maçtan sonra bunları söylemek önemli.
Hauptsache gewonnen kann man nach diesem Spiel sagen.

Burada sormamız gereken soru şu:“ Kazandığın parayla ne yapıyorsun?”.
Die Frage lautet jetzt sicher,"was macht man mit dem gewonnen Geld?".

Kazandığın sürece ne yarışı olduğu ne fark eder?
Egal, was es für ein Rennen ist, Hauptsache, man gewinnt.

Ya da sen bir sürü para kazandığın zaman… ben bir şeyler alırım.
Dann kann ich mir etwas kaufen. Und wenn du zufällig eine Menge Geld verdienst.

Kazandığın zaman poker diye bağırmana gerek yok.
Du mußt nicht"Poker" schreien, wenn Du gewinnst.

Nasıl para kazandığın benim umurumda değil.
Mir ist egal, wie Sie Ihr Geld verdienen.

Kazandığın için tebrikler ama yine de kaybeden sensin'' mi?
Gratulation zum Sieg, aber du verlierst trotzdem"?

Yol boyunca kazandığın bunca şeyle zengin.
Reich mit Allem, was Du auf dem Weg gewonnen.

Kazandığın için tebrikler ama yine de kaybeden sensin'' mi?
Gratuliere zum Gewinnen, aber ihr habt immer noch verloren"?