Keş Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Keş Ermeni.
Seni küçük keş.
Şu keş de kim?
Bırak be keş.
Keş değilim ben.
İnsanlar da tercüme ediyor
Ama sen keş oldun.
Keş ve uşağı.
Çok keş var.
Keş Koji değil.
Hem hırsız, hem keş!
Keş değil ki bunlar.
Yardımcı pilot ve keş.
İkisi de keş işte.
Zayıf, keş bir ispiyoncu.
Üstündeki kan başkasınındı. Keş.
Bak, keş falan değildim.
Robert Frazier keş çıktı. Evet.
Bu bir kesinti değil, keş.
İkisi de keş, biliyorsun.
Her keş, bir damar bulabilir.
Herkes ona KD derdi. Keş Dave?
Annem senin keş olduğunu söylüyor.
Keş olan ben değilim, ağabeyim.
Kadın hem keş hem de suçlu.
Duşta bir sürü ölü keş buluyoruz.
Çok keş gördüm. İskoçyalıyım.
Uyanırlar ve sana çılgın keş yumrukları sallarlar.
Keş falan değilim, o yüzden panik yapma.
Hey lanet keş, sıçmam lazım!
Longun okul hakkında sorular sorduğunu söyleyen keş mi?