MAGGIEYE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Maggie

Maggieye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Bu Maggieye benziyor.
Das klingt wie Maggie.

Belki de ne istediğini Maggieye sormalıyız.
Vielleicht sollten wir Maggie.

Peki Maggieye ne olacak?
Was wird aus Maggie?

Ondan hoşlanmadığını nasıl bileceksin? Maggieye bir şey yapmadım, bu.
Ich hätte nichts mit Maggie getan, wenn es nicht.

Maggieye saldırdılar.
Maggie wurde angegriffen.

Ben ve Maggieye bak!
Guck mal, Maggie und ich!

Maggieye güven olmaz.
Maggie kann man nicht trauen.

Evet bunu Maggieye söyle.
Ja, erzähl das Maggie.

Maggieye söz verdim.
Ich habe es Maggie versprochen.

Bilmem, Maggieye sor.
Ich weiß nicht, frag Maggie.

Maggieye her şeyi anlattık.
Wir erzählten Maggie alles.

Ona daha söylemedim. Maggieye söylemedin değil mi?
Hast du's Maggie erzählt?- Noch nicht?

Maggieye iyilik yapıyorum.
Ich tue Maggie einen Gefallen.

Araba kazası, Prue Maggieye büyüyü yaptıktan sonra mı oldu?
War der Unfall direkt nach Prues Zauber auf Maggie?

Maggieye her şeyi anlamıştık za--.
Wir erzählten Maggie alles.

Hapishaneden sonra, yolculuğumda… Maggieye tekrar kavuştum.
Nach dem Gefängnis, auf meinem Trip, fand ich Maggie wieder.

Sabah Maggieye aratırım.
Maggie soll morgen anrufen.

Maggieye arabasıyla çarpan kadın.
Die Frau, die Maggie angefahren hat.

Üzgünüm. Karayı kurtarmayı ve… Maggieye dönmeyi o kadar çok istiyorum ki.
Ich möchte Kara retten. Und ich will wieder zurück zu Maggie.

Maggieye karşı bir şeyler hissediyorum.
Ich empfinde Gefühle für Maggie.

Hiç kimse Maggieye kimin zarar verebileceğini bilmiyor.
Keiner von denen weiß etwas über Maggie.

Maggieye söyleyin, vazgeçmedik.- Evet.
Ja. Sagt Maggie, wir geben nicht auf.

Sadece Maggieye birkaç soru sormak istiyorum.
Ich habe nur ein paar Fragen an Maggie.

Maggieye pes etmediğimizi söyleyin.- Evet.
Ja. Sagt Maggie, wir geben nicht auf.

Maggieye. Öncelikle, iyi ki doğdun.
Erst mal alles Gute zum Geburtstag. An Maggie.

Maggieye göz kulak olduğunuz için teşekkür ederim.
Danke fürs Aufpassen auf Maggie.

Ted Maggieye vasiyetnamesinde yardımcı oluyor.
Ted hilft Maggie bei ihrem Testament.

Maggieye benim hakkımda mektup bile yazdın.
Du hast sogar Maggie von mir geschrieben.

Maggieye neler olduğunu, ne yaptığımı anlat.
Sag Maggie, was passiert ist, was ich tue.

Baba Maggieye ne olduğu konusunda bir fikrin var mı?
Dad, weißt du, was mit Maggie los ist?