MAKYAJA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Make-up
• Makeup

Makyaja Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Makyaja ihtiyacı var.
Er braucht Makeup.

Ayrıca makyaja bayılıyorum.
Außerdem liebe ich Make-up.

Makyaja ihtiyacın yok.
Du brauchst kein Make-up.

Her yüzün makyaja ihtiyacı vardır.
Jeder braucht Make-up.

Makyaja karşıyız biz!
Wir sind doch gegen Make-up.

Benim de makyaja gitmem gerek.
Und ich muss in die Maske.

Makyaja ihtiyacın yok.
Du brauchst jetzt kein Make-up.

Daha fazla makyaja ihtiyacım var.
Ich brauche mehr Make-up.

Makyaja ihtiyacın bile yok.
Du brauchst gar kein Make-up.

Yüzünü kaplayan onca makyaja bakın.
All das Make-up in seinem Gesicht.

Seni makyaja sokmam lazım.
Sie müssen in die Maske.

Biri bu adamı tüye ve makyaja götürsün.
Dieser Mann braucht ein Fell und Make-Up.

Sen makyaja git. -Tabii.
Du gehst zum Schminken. -Klar.

Yayın için halen makyaja ihtiyacım var.
Ich brauche noch mein Make-up für die Sendung.

Senin makyaja ihtiyacın yok ki.
Du brauchst kein Makeup.

E geliyordum, 8.30da saç ve makyaja başlıyordum.
Um 8:30 Uhr Haare und Make-up begann. A.

Şimdi makyaja başlayalım.
Beginnen wir mit dem Make-up.

Tepki çekimleri için tatlım… Hem makyaja bayılıyorum ben.
Aufnahmen im Publikum, Süße, außerdem liebe ich Make-Up.

Makyaja dönmem lazım.
Ich muss zurück zur Verjüngungskur.

Belki de moda ve makyaja daha meraklısın?
Vielleicht interessierst du dich mehr für Mode und Makeup?

Makyaja ihtiyacın yok Jade.
Du brauchst kein Make-up, Jade.

Cilt bakımından makyaja, tüm ürünlerimizi eleştiriyor.
Sie verreißt alle Produkte, ob Hautpflege oder Make-up.

Makyaja olur mu güzel yüzün haceti?
Ist das ihr Make-up oder ihr hübsches Gesicht?

Kurbanların üzerindeki giysilere ve makyaja bakarsak… aradığımız kişi detaylı bir fantezi dünyasında yaşıyor.
Einer komplizierten Fantasiewelt lebt. Aufgrund der Kleider und dem Make-up in dem die Opfer gefunden wurden.

Makyaja bayılıyorum, sen de çok güzelsin.
Ich liebe Makeover, und du siehst so super aus.

Seni makyaja sokmam lazım.
Ich muss Sie in die Maske bringen.

Makyaja ihtiyacım yok, ama evet yaparım.
Ich brauche kein Make-up, ich weiß aber Bescheid.

Profesörü makyaja bekliyorlar. Üniversitede profesörüm!
Der Professor zum Make-up! Ich bin Professor!

Makyaja ve saçının yapılmasına ihtiyacı var.
Sie braucht lediglich mehr Haare und Make-up.

O her zaman makyaja ve kozmetiğe ilgi duymuştur.
Schon immer hat sie sich für Schminktechniken und kosmetische Anwendungen interessiert.