MIMARIYI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Mimariyi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Mimariyi yalnızca uzaktan biliyorlar.
Den Zwinger kennen sie nur von Weitem.
Sanat, tasarım ve mimariyi seviyorsunuz.
Du liebst Kunst, Design und Architektur.
Hank mimariyi sanat olarak görmez.
Hank hat Architektur nie als Kunstform begriffen.
İnsanlar Modern Mimariyi Neden Seviyor?
Warum Menschen moderne Architektur lieben?
Mimariyi donmuş bir müzik olarak tanımlarım.
Ich bezeichne Architektur als gefrorene Musik.
Combinations with other parts of speech
Bir hiçbiri aynı mimariyi kullanmıyor.
Keines von ihnen weist dieselbe Architektur auf.
Mimariyi örgütsel yapılar olarak düşünürüm.
Ich betrachte unsere Architektur als organisatorische Strukturen.
Tabii May ile ben mimariyi incelemek istedik.
May und ich wollten uns natürlich die Architektur ansehen.
Gentoo gibi çok yönlü bazı dağıtımlar,birçok mimariyi destekler.
Eine so vielseitige Distribution wieGentoo unterstützt viele Architekturen.
Goethe mimariyi müziğin dönmüş halı diye tanımlamıştı.
Goethe hat die Architektur einmal als steingewordene Musik bezeichnet.
Hybrid Family Home Modern ve Geleneksel Mimariyi Karıştırıyor.
Hybrides Familienheim mischt moderne und traditionelle Architektur.
Bizim projemiz klasik mimariyi yani Çin kültür tarihindeki gibi.
Unser Entwurf vereint klassische alt-chinesische Architektur.
Monolitik Ev, Çağdaş Minimalizme Tipik Kırsal Mimariyi Çevirir.
Monolithisches Haus übersetzt typische ländliche Architektur in zeitgenössischen Minimalismus.
Schopenhauer mimariyi'' donmuş müzik'' olarak tanımladı.
Arthur Schopenhauer bezeichnete Architektur einst als"gefrorene Musik".
Sofitel Berlin Kurfuerstendamm, sanatı ve mimariyi bir araya getirir.
Das Sofitel Berlin Kurfürstendamm verbindet Kunst und Architektur.
Bir rüyada, mimariyi imkânsız şekillerle aldatabilirsin.
Die unmöglichsten Formen darzustellen. Im Traum kann man Architektur überlisten.
New Yorkta sana en çok, binaları… mimariyi göstermek istiyorum.
Und was ich dir in New York unbedingt zeigen will sind die Gebäude, die Architektur.
Modern dizaynıyla bir araya getirmek için yılmadan çalıştık.Kolonyal mimariyi.
Mit dem modernen Design der Monarca-Hotels zu verbinden. Wir waren unermüdlich,um die Architektur der Kolonialzeit.
Bir rüyada, hile yapıp mimariyi imkansız şekillere sokabilirsin.
Im Traum kann man Architektur überlisten, die unmöglichsten Formen darzustellen.
Yeni Zeeland Residence, Keyifli Ergonomik Özellikler ile Dikey Mimariyi Birleştiriyor.
New Zeeland Residence kombiniert vertikale Architektur mit schönen ergonomischen Eigenschaften.
Bu zarif otel, klasik mimariyi, lüks olanaklar ile bir araya getirir.
Dieses elegante Hotel kombiniert klassische Architektur mit Luxusannehmlichkeiten.
Ne zaman başka bir yere gitsen, bir mimar olarak bir şeyler tasarlamak istiyorsun.yerel mimariyi inceliyorsun, daha önceki örneklere bakıyorsun.
Immer, wenn man als Architekt an einen neuen Ort geht und versucht, etwas zu entwerfen,sieht man sich die Architektur vor Ort an: das, was schon da ist.
Bu zarif otel, klasik mimariyi, lüks olanaklar ile bir araya getirir.
Dieses elegante Hotel verbindet klassische Architektur mit luxuriösen Annehmlichkeiten.
Mimariyi gerçekten, tüm kusurlarıyla bile, hazır yapılmış birşeyin sürekli tekrarlanan boşluğundan çok daha iyi bir alana dönüştüren riskler.
Risiken, welche die Architektur sogar mit all ihren Makeln wirklich in einen Raum bewegen,der viel besser ist, als die fortwährend wiederhohlte Hohlheit einer vorgefertigten Sache.
Ve işte bu nedenle bence iyimserlik mimariyi ileri taşıyan değerlerden biri.
Deswegen glaube ich, dass Optimismus die Architektur vorwärts treibt.
Ayrıca çevre de mimariyi etkiler, mesela Ortodoks Hristiyanlığının çok etkili olduğu Tetuanda olduğu gibi.
Auch die Umgebung prägt die Architektur, wie z. B. in Tetouan, wo das orthodoxe Christentum sehr einflussreich gewesen ist.
New Yorkta sana en cok, binalari…-… mimariyi gostermek istiyorum.
Und was ich dir in New York unbedingt zeigen will sind die Gebäude, die Architektur.
Biçim işlevi takip eder'', mimariyi süslemeden kurtarırken, modernitenin hırslı manifestosu ve zarar verici sınırlayıcısı hâline geldi, ancak onu faydacı katılığa ve sınırlayıcı amaçlara mahkûm etti.
Form folgt Funktion" war das ehrgeizige Manifest der Moderne und ein schädliches Korsett, weil es die Architektur von der Ornamentik befreite, aber es zu utilitaristischer Strenge und reduziertem Nutzen verurteilte.
Oracle tesis içi sistemlerde ve Oracle Cloud çözümlerinde aynı mimariyi, ürün becerilerini ve standartlarını sunar.
Oracle bietet am Standort und in Oracle Cloud dieselben Architekturen, Funktionen und Standards.
SC Johnson Mijdrecht Modernistik Mimariyi Sürdürülebilir Uygulamalarla Birleştiriyor.
SC Johnson Mijdrecht kombiniert modernistische Architektur mit Nachhaltigkeit.
Sonuçlar: 71, Zaman: 0.0206
S

Mimariyi eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca