NICKLE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Nickle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Nickle tanış.
Das ist Nick.
Tina ve Nickle.
Tina und Nick.
Ne? Nickle ben bulduk?
Nick und ich haben ihn gefunden. Was?
Lupercaliadan beri Nickle aramız bir tuhaf.
Seit Luperkalien ist es zwischen Nick und mir komisch.
Nickle ilgili mesaj için sağ ol.
Danke fürs Bescheidsagen wegen Nick.
Combinations with other parts of speech
Sadece Nickle ben!
Nur Nick und ich!
Nickle ben Korku Kulübünde değiliz.
Nick und ich sind nicht in der Band.
Dün gece Nickle evlendim.
Ich habe gestern Nick geheiratet.
Nickle Dalton gidip onları alacak. -Neden?
Nick und Dalton holen sie ab?
Kazadan önce Nickle buluştuğunu biliyorum.
Sie haben Nick schon vor dem Unfall getroffen.
Nickle ne yaptığınızı bana anlattı.
Sie hat mir von dir und Nick erzählt.
Ağabeyimiz Andrew, Nickle Stanfordda tanışmıştı.
Unser Bruder Andrew traf Nick in Stanford.
Nickle ben de onunla gurur duyuyoruz.
Nick und ich sind sehr stolz darauf.
Hâlâ Nickle görüşüyorsun.
Du triffst Nick noch.
Nickle ben sadece arkadaşız. Hayır.
Nein, nein. -Nick und ich sind nur Freunde.
Nick, Nickle tanış.
Nick, das ist Nick.
Nickle olay yerine şimdi geldik.
Nick und ich sind gerade am Tatort eingetroffen.
Artık Nickle meşgul değilim.
Ich bin durch Nick nicht mehr ausgelastet.
Nickle ben bunu en iyisi ZPDye götürelim.
Nick und ich werden den Koffer zum ZPD bringen.
Ben de senin Nickle meşgul olacağını düşündüm.
Ich dachte, du seist mit Nick beschäftigt.
Nickle konuştum. Arabayı yarın gelip alacak.
Nick, und er kommt das Auto erst morgen abholen.
Bu fotoğraf Nickle tanıştıktan beş yıl sonra çekildi.
Das Foto entstand 5 Jahre, nachdem ich Nick kennen lernte.
Nickle ilk tanıştığımda annesi 1437de oturuyordu.
Als ich Nick kennen lernte, wohnte seine Mutter in 1437.
Ama Nickle Kahmunrah karşı karşıya ve.
Aber Nick und Kahmunrah kämpfen und.
Nickle ilk tanıştığımda annesi 1437 numarada yaşıyordu.
Als ich Nick kennen lernte, wohnte seine Mutter in 1437.
Neden Nickle takiliyorum biliyor musun?
Weißt du, warum ich Nick lieber mag?
Nickle ilk tanıştığımda annesi 1437de oturuyordu.
Als ich Nick kennenlernte, wohnte seine Mutter zwei Häuser weiter.
Bana Nickle bir ilişkisi olduğunu söyledi.
Sie sagte, sie hatte eine Affäre mit Nick.
Nickle ben kapıda kaldık… üstümde de ne anahtar, ne cüzdan, hiçbir şey yok.
Nick und ich sind ausgesperrt, ohne Schlüssel und Geld.
Tamam. Nickle ilgili mesaj beni şaşırtmadı.
Die SMS wegen Nick war keine Überraschung. Ok.
Sonuçlar: 175, Zaman: 0.0195

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca