Nizam Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Barış ve nizam!
Nizam ise bir Türk.
Bu kanun ve nizam meselesi.
Nizam ölmemi istiyor.
Gök kubbenin altında, nizam ve kaos.
Nizam burayı biliyor.
Gaia Yüce Divanı. Barış ve nizam!
Nizam bize yalan söyledi.
Bugün, ölümünden 80 yıl sonra… Nizam diz çöktü!
Musa nizam gitmeli artık.
Nizam bizi öldürmeye geliyor.
Ben de her zaman derim ki; Nizam Güneyin en güçIüsüdür.
Nizam Enstitüsü Tıp Bilimleri.
De Erdoğan Beyoğlu ilçesinde Erbakanın Milli Nizam Partisininin gençlik organizasyonunun başkanlığına seçildi.
Nizam ile toplantı planı mı yapıyorsun?
Musa Nizam Türk futbolcu.
Nizam yirmi bin asker ile geliyor.
Tebrikler Nizam zaferin hayırlı olsun.
Nizam ile yaptığı görüşme başarıIı geçmiş!
Dördüncü Nizam bir gün içerisinde burada olabilir.
Nizam, onu kullanıp geçmişi değiştirmek istiyor.
Bütün bu nizam ve hareketler varlığın devamı.
Nizam, kum saatinin varlığını bu şekilde öğrenmiş.
Babam çocukken Nizam av sırasında onun hayatını kurtarmış.
Nizam zamanda geri gidip, yaptığı şeyi silmek istiyor.
Sert olun'' ve'' kanun ve nizam'' retoriği kısmen vatandaşlık hakları hareketine karşı bir tepkiydi.
Nizam onları durdurur, Tusı öldürür ve hançeri geri alır.
Ama artık Nizam olmadığına göre, Ben, İbrahim Khan Gardi… Peshwa rejimine bağlılık yemini ediyorum!
Nizam babamın emrine uymayıp onları bir arada tutmuş galiba.
Nizam kum saatini delmek için hançeri kullanacak. Mutlaka durdurulmalı.