Okula giderken Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Okula giderken vurulmuş.
Yılında okula giderken.
Okula giderken ne yemelidir.
Bir ay sonra okula giderken yanıma geldi.
Okula giderken her zaman oradan yürürdüm.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Biliyor musun ben okula giderken çok farklıydı.
Okula giderken vurulmuş. Zavallı çocuk.
Etan Patz, 33 yıl önce, New Yorkta okula giderken kayboldu.
Yarın okula giderken beni arayın.
Belçikanın küçük bir köyünde yaşıyordum ve okula giderken kayboldum.(…)?
Tom okula giderken Mary diye birine çarptı.
Örneğin, ayakkabı giyme becerisinin sabah okula giderken çalışılması.
Ben okula giderken, sıralarda otururduk.
Günümüzdeki tipik bir sınıfı düşünürseniz: Ben okula giderken, sıralarda otururduk.
Bu sabah okula giderken birileri onu kaçırdı.
İnsan Dünyasında, Akari Sakura adlı Bir kız sahilde okula giderken tanıştım.
Sen okula giderken ben de annemle vedalaşırım.
Sabinne Dardenne, 28 Mayıs 1996 tarihinde, on iki yaşındayken okula giderken kaçırılır.
Sen okula giderken ben de annemle vedalaşırım.
Bu sabah okula giderken Tony ile karşılaştım.
Okula giderken burada sıra beklemek çok zor oluyordu.
Ben burada okula giderken buranın hakimi Glee kulübüydü.
Okula giderken, işe giderken asla yalnız olmayacaksınız.
Her sabah okula giderken bu evin önünden geçermiş.
Okula giderken 12 kere 9 kaç diye kafanızdan geçiriyor olmanız lazım?
Bir sabah kızım okula giderken benden yiyecek bir şeyler istedi.
Okula giderken, ana karakter komşu kızı için doğum günü hediyesi almak istedim.
Natascha Kampusch, okula giderken kaçırıldığı zaman 10 yaşındaydı.
Bunu okula giderken yiyeceğine söz ver.
Mısırda 16 çocuk okula giderken geçirdikleri trafik kazası sonucu öldü.