Omzunda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Omzunda kurşun yarası var.
Kari, onu omzunda taşı.
Eller öndekinin omzunda!
Omzunda ciddi bir kesik var.
Cadının omzunda siyah kedi.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Omzunda bir dövmesi varmış.
Yine de omzunda yara vardı.
Omzunda papağan var.
Bu adamın omzunda bir şey var.
Omzunda garip bir ben cikmis.
Ölümün omzunda bir yılan var.
Omzunda kahverengi bir leke var.
Bir yabancının omzunda uyumasına izin verdin.
Omzunda bir maki vardı.
Marvin, sakın korkma ama omzunda bir örümcek var.
Omzunda kahverengi bir nokta var.
Az mı birbirmizin omzunda agladık acımız hafiflesin die.
Aynı iz Malcolmun sweatshirtünün omzunda da var.
Peki ya omzunda bir şey yoksa?
Tek gözü bantlı, bacağı sakat, omzunda bir papağan.
Kimin omzunda ağlayabilirim ki?!
Bugün sabah tişörtünün omzunda bir delik fark ettim.
Ve omzunda da papağan olsun.
Kadim sırlar insanın omzunda ne kadar ağır yüktür?
Ama omzunda büyük beyaz bir fular var.
Güzel, nadir veegzotik bir kuşla dolaşmak ister ki? Kim omzunda.
Shawnın omzunda doğum lekesi vardır.
Soruşturduğumuz bir cinayet davasındaki kurbanın omzunda, bu dövme yer alıyor.
Hatta onun omzunda bir çip ile bir Rankless çocuk bile.
Omzunda kuşla gezen o garip tiplerden biri olur çıkar.