PEMBE SAÇLI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

mit dem rosa Haar
mit pinken Haaren

Pembe saçlı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Pembe saçlı.
Mit pinken Haaren.
İzle ve öğren pembe saçlı prens.
Lern daraus, du Prinz mit pinkem Haar.
Pembe saçlı bir adam.
Ein Mann mit rosa Haaren.
Adı Şeker, uzun boylu hatun, pembe saçlı.
Sugar… ein großes schlankes Mädchen, rosa Haare.
Pembe saçlı iyi gidiyor.
Die rosa Haare scheinen zu wirken.
Şuradaki de pembe saçlı adam.
Und das hier ist der mit dem rosa Haar.
Ben pembe saçlılardan biri değilim, Ben mi?
Ich hab aber keine gefärbten Haare wie du.- Wer, ich?
Pencere kenarındaki pembe saçlı genç kız.
Das junge Mädchen mit dem rosa Haar, am Fenster.
Burada pembe saçlı bir kız gördün mü?
Haben Sie ein Mädchen mit pinken Haaren gesehen?
Bizim kahraman çok popüler pembe saçlı kız Sakura.
Unsere Heldin ist ein bekanntes Girl namens Sakura mit rosa Haaren.
Sadece pembe saçlı kızlar için.
Nur für Mädchen mit pinken Haaren.
Hatırlıyorum küçükken benim de pembe saçlı bir lahana bebeğim vardı.
Und ich erinnere mich, dass ich als kleines Mädel auch goldblonde Haare hatte.
Dövmeli, pembe saçlı bir kız gibi değil mi?
Klingt nach tätowierter Braut mit gefärbten Haaren, nicht?
Hatta fotoğrafını cüzdanında taşıyan pembe saçlı bir kız gibi.
Und sogar wie ein Mädchen mit pinkfarbenen Haaren, das dein Bild in seinem Portemonnaie bei sich trägt.
Şurada da… pembe saçlı Trostlar var.
Und das hier ist der mit dem rosa Haar.
Pembe saçlı olacağım ve eski sarı bir araba kullanacağım.
Na zumindest habe ich dann pinkes Haar… Und ich werde ein gelbes Auto fahren.
Genç, uzun boylu,koyu tenli, pembe saçlıydı, topuklu giyiyordu.
Sie war jung, groß,dunkle Haut, rosa Haare, Stöckelschuhe.
Bir kehanetin merkezinde olduğun… Wendimoor adında uzak bir diyardan gelip… prens olduğunu iddia eden pembe saçlı bir adam var.
Wo sich eine Prophezeiung um dich, Dirk Gently, dreht. der behauptet, ein Prinz aus einem Land namens Wendimoor zu sein, Ein Mann mit rosa Haaren.
Bu yüzden üreticiler sadece pembe saçlı düz anime kız ile gitmeye karar verdi.
So entschieden sich die Produzenten dazu gehen Sie einfach mit klarem anime Mädchen mit rosa Haaren.
Bir gün, kardeşin Dextera uğramıştı ki, onu… pembe saçlı kızla yatakta gördü.
Eines Tages sah deine Schwester, wie Dexter mit dem Mädchen mit den rosa Haaren ins Bett ging.
Bir gün kız kardeşin,Dexterı pembe saçlı kızla yatakta bulmuş.
Eines Tages sah deine Schwester, wieDexter mit dem Mädchen mit den rosa Haaren ins Bett ging.
Pembe saçları var.
Er hat rosa Haare.
Ya mangal partisine pembe saçla katılırsan?
Was, wenn du mit rosa Haaren auftauchst?
İşe pembe saçla gidemezdim ki.
Rosa Haare passten nicht mehr.
Emekli Yaşam, Anneler Günü Hediyeleri ve Yeni Pembe Saçlarım.
Ruhestand Living, Muttertag Geschenke und meine neue rosa Haare.
Pembe saçları vardı.
Sie hatte pinkes Haar.
Pembe saçları varmış.
Sie hat pinke Haare.
Ama pembe saçları yüzünden çok göze batıyordu.
Aber die pinken Haare ließen sie ziemlich hervorstechen.
Pembe saçları olan.
Sie hat pinkfarbenes Haar.
Cidden, Cara Delevingnenin pembe saçları üzerinde çok gürültülü bir şekilde çığlık attık.
Im Ernst, wir haben gerade so laut über Cara Delevingnes rosafarbenes Haar geschrien.
Sonuçlar: 73, Zaman: 0.0487

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca