PLASENTANIN ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Plasentanın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Plasentanın gelmesini bekledik.
Wir warten auf die Plazenta.
Ile bebeğin ve plasentanın pozisyonu kontrol edilir.
Die Lage des Kindes und der Plazenta wird geprüft.
Plasentanın ve bebeğin pozisyonu.
Die Position der Plazenta und das Baby.
Meyve sayısına, plasentanın toplam alanına bağlıdır.
Abhängig von der Anzahl der Früchte, die Gesamtfläche der Plazenta.
Plasentanın ne olduğunu biliyor musun?
Weißt du, was eine Nachgeburt ist?
Metroya göre bir cerrah, doğum sırasında RİAyı plasentanın arkasından keşfetti.
Laut Metro entdeckte ein Chirurg das IUP hinter der Plazenta.
Plasentanın ve bebeğin pozisyonu.
Die Position der Plazenta und des Babys.
Doktorlar bir ultrason sırasında plasentanın pozisyonunu görebilirsiniz.
Ärzte können die Position der Plazenta während eines Ultraschalls sehen.
Plasentanın doğum kanalını kapatmış olması.
Die Plazenta hatte den Geburtskanal verdeckt.
Doktorlar bir ultrason sırasında plasentanın pozisyonunu görebilirsiniz.
Ärzte können während eines Ultraschalls die Position der Plazenta sehen.
Plasentanın kanülasyon önemli bir adımdır!
Kanülierung der Plazenta ist ein wichtiger Schritt!
Sana biraz ısırgan otu yaprağı bulalım, plasentanın güçlenmesine yardımcı olur!
Wir machen dir einen Brennnesseltee, denn der kräftigt deine Plazenta schön!
Plasentanın yenilgisi her an ortaya çıkabilir.
Die Niederlage der Plazenta kann jederzeit auftreten.
Tarama ultrasonunda, doktor plasentanın yerini işaretlemelidir.
Bei einem Screening-Ultraschall muss der Arzt den Ort der Plazenta markieren.
Plasentanın erken yaşlanması- tedaviyi geciktirmeyin.
Vorzeitige Alterung der Plazenta- nicht verschieben.
Ancak bazı durumlarda, doktor plasentanın küçük bir parçasının eksik olduğunu fark etmeyebilir.
In einigen Fällen bemerkt ein Arzt möglicherweise nicht, dass ein kleiner Teil der Plazenta fehlt.
Plasentanın erken yaşlanması- tedaviyi geciktirmeyin!
Vorzeitige Alterung der Plazenta- keine Behandlung verzögern!
Hipertrofik- normal büyüme ile fetüsün büyük bir kütlesi vardır ve plasentanın büyüklüğü artar;
Hypertrophe- Bei normalem Wachstum gibt es eine große Masse des Fötus, und die Plazenta nimmt an Größe zu.
CVS sonra( plasentanın test için bir numune alınmıştır).
Nach CVS(eine Probe der Plazenta wurde zum Testen entnommen).
Plasenta rahim duvarından ayrıldığında, plasentanın bir kısmına kan akışını engelliyor.
Die Plazenta löst sich von der Uteruswand ab und die Plazenta wird teilweise zu wenig durchblutet.
Preeklampsi, plasentanın yeterli kan almasını önleyebilir.
Präeklampsie kann verhindern, dass die Plazenta genug Blut bekommt.
Plasentanın erken olgunlaşması, 32 haftalık hamilelik- tehlike nedir?
Vorzeitige Reifung der Plazenta 32 Schwangerschaftswochen- was ist die Gefahr?
İlk anne, ilk hareketleri plasentanın klasik konumuna göre daha sonra hissetmeye başlar.
Die erste Mutter spürt die ersten Bewegungen später als mit der klassischen Lage der Plazenta.
Plasentanın herhangi bir kısmı eksikse, komplikasyonları önlemek için hemen tedaviye başlanır.
Wenn ein Teil der Plazenta fehlt, müssen Sie sofort behandelt werden, um Komplikationen zu vermeiden.
Bebeğin organlarının ve dokularının ve plasentanın doğru bir şekilde gelişmesi için gereklidir.
Es ist notwendig für die richtige Entwicklung der Organe und Gewebe des Babys, sowie der Plazenta.
Tüm HCG, plasentanın plasentası tarafından üretilmektedir.
Das komplette HCG wird alle von der Plazenta der Plazenta produziert.
Plasentanın verilmesi yalnızca birkaç dakika sürer, ancak bunun gerçekleşmesi 30 dakika kadar sürebilir.
Es dauert normalerweise nur wenige Minuten, um die Plazenta zu verabreichen, aber dies kann bis zu 30 Minuten dauern.
Rahim iyileştikçe, plasentanın takıldığı yerden biraz kanamaya devam ediyor” diyor Smith.
Wenn Ihr Uterus heilt, blutet er weiter ein wenig von der Stelle, an der die Plazenta befestigt war", sagt Smith.
Plasentanın günlük östriol üretimi 35 ila 45 mg,[ 8] anne sirkülasyonundaki düzeyler ise 8 ila 13 ng/ dL arasındadır.
Bei die Tagesproduktion von Estriol von der Plazenta beträgt 35 bis 45 mg,[8] und Ebenen in den mütterlichen Kreislauf sind 8 bis 13 ng/dL.
Preeklampsi plasentanın yeterince kan almasını engelleyebilir.
Präeklampsie kann verhindern, dass die Plazenta genug Blut bekommt.
Sonuçlar: 81, Zaman: 0.0275

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca