PROGRAMLAMAK ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• programmieren
• die Programmierung
• programmiert

Programlamak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Programlamak isterim.
Programmieren möchten.

İnsanları programlamak.
Menschen programmieren.

Programlamak istiyorsunuz.
Du willst programmieren.

Beyni Başarıya Programlamak.
Das Gehirn auf Erfolg programmieren.

Defa programlamak yeterlidir.
Denn einmal programmieren reicht.

I18N Uyumlu Uygulamalar Programlamak.
I18N-konforme Anwendungen programmieren.

Oyun programlamak istiyorum.
Ich möchte ein Spiel programmieren.

Çünkü bütün bunları programlamak gerekiyor.
Man das alles programmieren müsste.

Programlamak için kullanıyorum.
Ich benutze den zum programmieren.

Unreal ile C++ programlamak zor değil.
Die Programmierung mit C++ muss nicht schwer sein.

AVR Mikroişlemcisini GCC ile programlamak.
AVR-Mikrocontroller mit dem GCC programmieren.

Ruby programlamak eğlencelidir!”.
Programmieren mit Ruby macht Spaß.

Tetikleyicinin çipini yeniden programlamak istiyor.
Er will den Chip des Auslösers neu programmieren.

Vizio TV programlamak için yardım.
Hilfe bei der Programmierung eines Vizio TV.

Nasıl çoğu insan nasıl programlamak öğrendin?
Wie haben die meisten Menschen lernen, wie man programmiert?

Ama bunu programlamak neredeyse imkansız.
Aber es ist fast unmöglich, Programm.

X USB arayüz, sıcaklık dataloggerını programlamak ve okumak için.
X USB-Interface zum Programmieren und Auslesen des Temperatur-Loggers.

Fazerleri programlamak ne kadar zaman alır,?
Wie lange dauert die Programmierung?

Neyse ki, tüm Hunter termostatlarını programlamak aynı prosedürü izler.
Zum Glück folgt die Programmierung aller Hunter Thermostate dem gleichen Verfahren.

Vaktinizi programlamak ve yönetmek zorundasınız.
Sie müssen Ihre Zeit einplanen und verwalten.

Affedersiniz. İki tane iki kenarlı koordinatı bir kerede programlamak istersek?
Entschuldigen Sie, was wäre, wenn man 2 bilaterale Koordinaten gleichzeitig programmiert?

Adayları programlamak için protokoller geliştirdim.
Ich entwickelte Protokolle, Kandidaten zu program-.

Belirli bir spor, yemek pişirme, resim ve çizim, müzik bestelemek veya programlamak.
Sei es eine bestimmte Sportart, kochen, malen und zeichnen, Musik komponieren oder programmieren.

Yeni bir kod programlamak için iki kısımlı bir süreç var.
Es gibt einen zweiteiligen Prozess zum Programmieren eines neuen Codes.

Kendi online casinolarını açmak isteyen girişimciler, oyunları kendileri programlamak zorunda değillerdir.
Unternehmer, die bereit sind, ein eigenes online-casino zu eröffnen, müssen die spiele nicht selbst programmieren.

Ayrıca, ipadimden programlamak ve yönetmek çok kolay.
Auch sehr einfach, von meinem ipad zu programmieren und zu handhaben.

SeeTec olarak, en iyi yapabildiklerimize konsantre oluyoruz: Çözümler geliştirmek ve yazılım programlamak.
Wir von SeeTec konzentrieren uns auf das, was wir am besten können: Lösungen entwickeln und Software programmieren.

Ayrıca, çok kolay programlamak ve benim ipad den yönetmek.
Auch sehr einfach zu programmieren und von meinem iPad zu verwalten.

Dalga programlamak öğrenme yapmak lazım veya ilgi çok çabuk kaybolur.
Du musst lernen machen Spaß zu programmieren oder das Interesse sehr schnell verloren.

Aynı anda 8 dataloggerı programlamak ve okumak için kullanılabilir.
Somit können gleichzeitig 16 Datenlogger programmiert und ausgelesen werden.