PROTOZOA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
Protozoen
protozoa
protozoon

Protozoa Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Tekhücreli hayvanlar( Protozoa).
Einzellige Tiere(Protozoa).
En sık protozoan parazitler bulunur.
Am häufigsten protozoen parasiten sind.
AMD Sürücülerini Kaldırma: Çeşitli Protozoa.
Entfernen von AMD-Treibern: Mehrere Protozoen.
Bakteri ve protozoa arasındaki fark.
Unterschied zwischen Bakterien und Protozoen.
Protozoa ve Bakteriler Arasındaki Fark.
Unterschied zwischen Protozoen und Bakterien.
Maya mantarları ve protozoa normalde yoktur.
Hefepilze und Protozoen fehlen normalerweise.
Bazı protozoalara, bazı bakterilere karşı aktiftir.
Aktiv gegen einige Protozoen, eine Reihe von Bakterien.
Bu onları bakteriler ve protozoalardan ayırır.
Letztere frisst daneben noch Bakterien und Protozoen.
Hayır, protozoayı Danielın içindeyken öldürmeliyiz diyorum.
Nein, ich sage, dass wir das Protozoen in Daniel töten müssen.
Bilinen 20.000den fazla serbest yaşayan protozoa türü vardır.
Es gibt mehr als 20.000 Arten frei lebender Protozoen.
Flegellalı protozoalardır ve suda yaşarlar.
Beide sind Protozoen und leben im Wasser.
Balıkların tedavisinde yardımcı( bakteriyel enfeksiyonlar,parazitler, protozoa);
Unterstützung bei der Behandlung von Fischen(bakterielle Infektionen,Parasiten, Protozoen);
Bakteri ve protozoa en önemli mikroplardır.
Bakterien und Protozoen sind die größten Gefahren.
Hastalığın en yaygın nedeni patojenik mikroorganizmalardır- bakteri, protozoa veya mikroskobik mantarlar.
Die häufigste Ursache der Krankheit sind pathogene Mikroorganismen- Bakterien, Protozoen oder mikroskopische Pilze.
Yani protozoayı Danielın içinden çıkarmanın bir yolu var mı diyorsun?
Also sagst du, es gibt einen Weg, das Protozoen aus Daniel herauszubekommen?
Miyozit, başka yerde sınıflanmış protozoa ve parazit hastalıklarında.
Myositis bei anderenorts klassifizierten Protozoen- und Parasiteninfektionen.
Protozoanın yaşamak için neye ihtiyacı olduğunu bilmediğimiz sürece bilemiyorum.
Ohne zu wissen, was das Protozoen zum Überleben braucht, keine Ahnung.
Endikasyonları: Tinidazol hem protozoa ve hem de zorunlu anaerobik bakterilere karşı etkilidir.
Tinidazol wirkt sowohl gegen Protozoen und obligate anaerobe Bakterien.
Protozoalara karşı etkinliği Trichomonas vaginalis, Entamoeba histolytica ve Giardia lambliayı kapsar.
Die Wirksamkeit gegen Protozoen schliesst Trichomonas vaginalis, Entamoeba histolytica und Giardia lamblia mit ein.
Giardia solucan değildir, protozoadır ve belirli yollarla tedavi edilmeleri gerekir.
Giardien sind keine Würmer, sondern Protozoen, und sie müssen mit spezifischen Mitteln behandelt werden.
İnsanlarda hastalıklara neden olabilecek üç ana sınıf parazit vardır: protozoa, helmintler ve ektoparazitler.
Drei Hauptklassen von Parasiten können Krankheiten verursachen beim Menschen: Protozoen, Helminthen und Ektoparasiten.
İlaç, bakteri, protozoa( örneğin, Trichomonas) ve Koch çubuklarına karşı etkilidir.
Das Medikament wirkt gegen Bakterien, Protozoen(zum Beispiel Trichomonas) und Koch-Sticks.
Mikrobiyologlar, yer değiştirme mekanizmasına dayanarak protozoaları ayırt etmenin uygun olduğunu düşündüler.
Mikrobiologen hielten es für angebracht, Protozoen anhand des Verdrängungsmechanismus zu unterscheiden.
Bazı protozoalar, vücutta birçok farklı enfeksiyon türüne neden olabilen parazitlerdir.
Manche Protozoen sind Parasiten, die viele verschiedene Infektionen im Körper auslösen können.
Vücutta veya yüzeyinde bir kişi hem protozoa hem de çok hücreli parazitleri karşılayabilir.
Im Körper oder auf seiner Oberfläche kann eine Person sowohl Protozoen als auch mehrzellige Parasiten haben.
Çok çeşitli bakterisidal aktiviteye sahiptir, tüm ana patojenleri ortadan kaldırır: virüsler, bakteriler,mantarlar, protozoa.
Hat eine breite Palette von bakteriziden Aktivität, beseitigt alle wichtigen Krankheitserreger: Viren, Bakterien,Pilze, Protozoen.
Vücutta veya yüzeyinde bir insan hem protozoa hem de çok hücreli parazitlere sahip olabilir.
Im Körper oder auf seiner Oberfläche kann eine Person sowohl Protozoen als auch mehrzellige Parasiten haben.
Protozoa, bakteri ve virüsleri de içeren mikrobiyolojik kontaminantlar normalde klorlama ve işleme tabi tutularak öldürülür.
Mikrobiologische Kontaminanten, einschließlich Protozoen, Bakterien und Viren, werden normalerweise durch Chlorierung und Behandlung getötet.
Bu serinin ilaçları,çoğu bakteri ve protozoa üzerinde bakteriyostatik, bakterisidal etkiye sahiptir.
Medikamente dieser Serie haben eine bakteriostatische,bakterizide Wirkung auf die meisten Bakterien und Protozoen.
Braun, başlıcaları protozoa, tripanozomlar, frengi, kalıtım ve seroloji ile ilgili olmak üzerine 180 civarında eser yayınladı.
Braun veröffentlichte circa 180 Werke vor allem über Protozoen, Trypanosomen, Syphilis, Vererbungslehre sowie Serologie.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.023

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca