SAVUNMAYA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• zu verteidigen
• Verteidigung
• in die Defensive
• du defensiv wirst

Savunmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Savunmaya Onur.
Verteidigung der Ehre.

Gerçeğin savunmaya ihtiyacı yoktur.
Die Wahrheit braucht keine Verteidigung.

Savunmaya çalıştık.
Versuchte Verteidigung.

Ülkesini savunmaya yemin etmişti.
Er hat geschworen, dieses Land zu verteidigen.

Savunmaya 5 dakika süre.
Minuten Verteidigung.

Noah beni savunmaya bile kalkmadı.
Noah versuchte nicht mal, mich zu verteidigen.

Savunmaya hazırlanın!
Verteidigung vorbereiten!

Mülkümü savunmaya hakkım var, Tom.
Ich habe das Recht, mein Eigentum zu verteidigen, Tom.

Savunmaya gerek yok.
Ich brauche keine Verteidigung.

Yaşam tarzımızı savunmaya yardımcı olacaksınız.
Sie helfen unsere Lebensweise zu verteidigen.

Savunmaya yatırım şart.
Verteidigung investieren müssen.

Hayatımı bu ülkeyi savunmaya adadım.
Ich habe mein Leben gewidmet dieses Land zu verteidigen.

Hiçbir savunmaya sahip değil.
Sie haben keine Verteidigung.

Daha tepkisel hale gelir ve sık sık savunmaya geçersiniz.
Du reagierst schneller und gehst öfter in die Defensive.

Savunmaya harcama yapmak için.
Für Verteidigung auszugeben.

Daniel, seni savunmaya çalışıyorum. Biz'' mi?
Wir"? Daniel, ich versuche, dich zu verteidigen.

Savunmaya harcama yapmak için.
Für Verteidigung ausgegeben werden.

Biz'' mi? Daniel, seni savunmaya çalışıyorum.
Wir"? Daniel, ich versuche, dich zu verteidigen.

Savunmaya geçersen, saldırmaya başlarsın.
Wenn du defensiv wirst, greifst du an.

Hepimiz Ragnarın hayalini savunmaya çalışıyoruz.
Wir alle versuchen, Ragnars Traum zu verteidigen.

Seni savunmaya çalışıyorum.
Ich versuche, Sie zu verteidigen.

Şu anda, boğalar 50 günlük SMAyı savunmaya çalışıyorlar.
Die Bullen versuchen im Moment, das 50-Tage-SMA zu verteidigen.

Tanrının savunmaya gereksinimi yoktur.
Gott bedarf keiner Verteidigung.

Bu iletişim derhal dinleyiciyi savunmaya atar.
Diese Kommunikation versetzt den Hörer sofort in die Defensive.

Allahın savunmaya ihtiyacı zâten yoktur.
Gott bedarf keiner Verteidigung.

Burjuvazi siyasi olarak da savunmaya zorlanmıştı.
Die Bourgeoisie war auch politisch in die Defensive gedrängt.

Savunmaya geçince çok güzel oluyorsun.
Du bist so hübsch, wenn du defensiv wirst.

Sadece halkını savunmaya hazır olmanı istiyorum.
Bereite dich nur darauf vor, dein Volk zu verteidigen.

Savunmaya veya saldırıya daha fazla mı odaklanmalısınız?
Stehst du mehr auf Angriff oder Verteidigung?

Hepsi babamı savunmaya yemin etti, değil mi?
Sie haben geschworen, meinen Vater zu verteidigen, oder nicht?