SIMONU ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
Simon
Simón

Simonu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Simonu özledim.
Ich will Simon.
Gidip Simonu bulalım.
Finden wir Simon.
Simonu tanırsın.
Du kennst Simon.
En azından Simonu görebilir miyim?
Darf ich wenigstens Simón sehen?
Simonu arıyorum.
Ich suche Simon.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Matt kesinlikle Simonu getiriyor.
Matt bringt Simon jedenfalls mit.
Simonu tanıyorum çünkü.
Ich weiß von Simon.
Matt kesinlikle Simonu getirecekmiş.
Matt bringt Simon jedenfalls mit.
Simonu bulur bulmaz.
Sobald wir Simon finden.
Anasayfa Filmler Çölün Simonu.
Filmreihe Verwandlung: SIMON IN DER WÜSTE.
Simonu nasıl bulacağız?
Wie sollen wir Simon finden?
Teşekkür ederim… Simonu kurtardığın için.
Danke dass du Simon gerettet hast.
Simonu otele götürüyor. Anne!
Er bringt Simon ins Hotel. -Mom!
Tabii. Ben de Simonu görmeye gidiyordum.
Klar, ich wollte nur grad zu Simon.
Simonu gözünü kırpmadan vurdu.
Schießt auf Simon mit einer Platzpatrone.
Belki istemiştir ama Simonu kırmak istememiştir.
Vielleicht wollte er Simons Gefühle nicht verletzen.
Dr. Simonu pazar günü göreceksin.
Und am Sonntag sehen Sie Dr. Simon.
Bekle, sana zarar vermeyeceğim.Benim tek istediğim Simonu bulmak.
Warte! Nein, ich tu euch nicht weh,ich will nur Simón finden.
Ta ki Simonu görene kadar.
Bis sie auf Simon trifft.
Simonu görmediğinize emin misiniz?
Sie haben Simón bestimmt nicht gesehen?
Hepsi beklenmedik. Simonu ve fuarı sepertlemeye hazırmış.
Plötzlich wollte sie Simon und die Convention fallenlassen.
Simonu vampirlerden öyle kurtarmıştık.
So retteten wir Simon vor den Vampiren.
Peki Simonu kim öldürdü?
Wer hat Simon also umgebracht?
Simonu gömüsünde işler yolunda mı?
Wie läuft es mit Simons vergrabenem Schatz?
Peki Simonu kim öldürdü?
Aber wer hat Simon umgebracht?
Simonu elde etmeye çalışmaktan vazgeçti.
Er hat die Jagd nach Simon aufgegeben.
Birinin Simonu eve götürmesi lazım.
Jemand muss Simon heimbringen.
Simonu ve fuarı sepetlemeye hazırmış. Hepsi beklenmedik.
Plötzlich wollte sie Simon und die Convention fallenlassen.
Ama herkes Simonu dinliyor.- Gayet güzel.
Das ist nett. Aber alle hören nur auf Simon.
Simonu tanıyorum çünkü hangi deliğe tıktıysanız, oradan kaçtı, ve şimdi senin kafanı istiyor.
Ich weiß von Simon, denn er ist aus dem Loch entkommen, in das Sie in gesteckt haben und jetzt will er Ihren Kopf.
Sonuçlar: 62, Zaman: 0.0372

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca