SPAGETTIYI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Spaghetti

Spagettiyi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Spagettiyi sever.
Sie liebt Spaghetti.

Bırak! Sen spagettiyi bırak! Hayır!
Lass los! Nein, lass du die Nudel los!

Spagettiyi o da seviyor.
Sie mag die Spaghetti auch.

Pekala, anlaşılan bu iş sende. Spagettiyi seviyor.
In Ordnung, du schaffst das wohl. Er mag Spagetti.

Spagettiyi boş ver” dedi.
Sie sagte, vergessen Sie die Spaghetti.

Pekâlâ, şimdi… Olamaz, annen spagettiyi düşürdü.
Ok, jetzt… Oh, nein, Mama hat die Spaghetti fallengelassen.

Eric, spagettiyi ne zaman yedin?
Eric, wann hast du Spaghetti gegessen?

Aynı önceki reçetedeki gibi, öncelikle spagettiyi pişirin.
Koche die Spaghetti auf dieselbe Art und Weise wie im vorigen Rezept.

Şimdi spagettiyi yerden yemen gerek.
Jetzt iss die Spaghetti vom Boden.

Babamla ben. Elbette sonradan öğrendim ki… herkes spagettiyi tam olarak aynı şekilde yiyor.
Dass jeder seine Spaghetti so isst. Später fand ich heraus.

Spagettiyi görüyorsunuz ama, değil mi?
Aber die Spaghetti sehen Sie doch?

Birbirine karışmış spagettiyi aldı ve bunu kolaylaştırdı.
Er nahm diese komplizierten Spaghetti und vereinfachte sie.

Spagettiyi Çinlilerin icat ettiği doğru mu?
Ist es wahr, dass die Chinesen die Spaghetti erfanden?

Elbette sonradan öğrendim ki… herkes spagettiyi tam olarak aynı şekilde yiyor.
Dass jeder Spaghetti auf genau dieselbe Weise isst. Doch dann hab ich herausgefunden.

O zaman o spagettiyi düzeltmek için daha çok çabala.
Dann sollten wir uns anstrengen, die Spaghetti aufzudröseln.

Babam öleli fazla olmamıştı, birisi bana… spagettiyi tıpkı babam gibi yediğimi söylemişti.
Nachdem mein Vater gestorben war, sagte mir jemand, dass ich Spaghetti genauso esse wie er.

Bir kase spagettiyi düzleştirmeye çalıştırmak gibi bir şey bu.
Als versuchte man, eine Schüssel Spaghetti aufzudröseln.

Spagetti.- Spagettiyi ben de yaparım.
Spaghetti.- Spaghetti kann ich selber.

Spagettiyi sever. Hey, tostun üstünde spagetti iyi gitmez.
Spaghetti auf Toast geht immer. Sie liebt Spaghetti.

E tabi spagettiyi de unutmadık.
Spaghetti darf man natürlich auch nicht vergessen.

Spagettiyi istenen şekilde elde edinceye kadar( ancak 3 saatten fazla olmamak kaydıyla) ıslatmaya devam edin.
Die Spaghetti auf diese Weise(aber nicht länger als 3 Stunden) einweichen, bis sie den gewünschten Farbton haben.

Spagetti.- Spagettiyi ben de yaparım.
Spaghetti.- Ich kann Spaghetti kochen.

Herkesin spagettiyi aynı şekilde yediğini öğrendim. Tabii ki sonra.
Dass jeder seine Spaghetti so isst. Später fand ich heraus.

Son olarak, spagettiyi ayrı bir tencerede pişirin.
Schließlich machen Sie die Spaghetti in einem separaten Topf.

Ve o bana güzel spagettiler, köfteler cheesecakeler, elmalı strudeller yapacak.
Und sie bereitet ihre leckeren Spaghetti, Fleischbällchen, Käsekuchen, Apfelstrudel und den ganzen Kram, vor.

İnsan spagettiden ve yeşil fasulyeden sıkılamaz bence.
Man bekommt viel zu selten Spaghetti und grüne Bohnen.

Ben spagetti yiyeceğim.
Ich werde Spaghetti essen.

Peki spagettimi kime borçluyum?
Und wer bringt mir Spaghetti marinara?

Spagettimi ilk kez kestiğim zamanı hatırlıyorum da.
Erste Mal Spaghetti schnitt.

Spagetti ve köfte.
Spaghetti und Fleischbällchen.