TAHT ODASI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
Thronsaal
taht odası

Taht odası Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bu taht odası.
Es ist der Thronsaal.
Burası da taht odası.
Und das ist der Thronsaal.
Taht odası nerede?
Wo ist der Thronsaal?
Burası taht odası.
Es ist ein Thronsaal.
Taht odası bu tarafta.
Der Thronsaal ist hier entlang.
Efendimiz taht odasında.
Unser Herr ist im Thronsaal.
Taht Odasını gösterebilir misin?
Zeig uns den Thronsaal.
Burası King Haggardın taht odası.
Das ist König Haggards Thronsaal.
Taht Odası, Hemen Şimdi. Önemli.
Sofort, ist wichtig. Thronsaal.
Tahminimce genel vali taht odasında.
Der Vizekönig ist vermutlich im Thronsaal.
Sizinle taht odasında buluşacağım.
Wir treffen uns im Thronsaal.
Başbüyücü Callum, meclis taht odasında toplanıyor.
Hochmagier Callum, der Rat versammelt sich im Thronsaal.
Taht odasında… ve şu anda.
Just in diesem Moment. iIm Thronsaal.
Bir kral, somurtkan bir çocuk gibi taht odasından ayrılmaz.
Ein König verlässt nicht den Thronsaal wie ein beleidigter, schmollender Bengel.
Onu taht odasına geri götürelim.
Wir bringen ihn in den Thronsaal.
Onun topraklarında eski bir şapel, taht odası, donjon ve kraliyet odaları vardır.
Auf seinem Territorium gibt es eine alte Kapelle, Thronsaal, Donjon und königliche Räume.
Taht Odasının arka kapısını açacağım.
Ich öffne die Tür zum Thronsaal.
Majestelerinin geçici taht odası…-… büyük misafir odasında..
Der temporäre Thronsaal Ihrer Majestät befindet sich im riesigen Plauderstübchen.
Taht odasında ve şu anda.
Hier im Thronsaal. In ebendiesem Augenblick.
Hırsız, öyle bir zaman gelir ki,mücevher artık parlamaz altın parıltısını yitirir ve taht odası hapishaneye döner ve geriye tek kalan ise bir babanın evlat sevgisidir.
Es kommt eine Zeit, Dieb, dadas Funkeln der Juwelen erlischt und der Glanz des Goldes sich verliert und der Thronsaal zum Kerker wird. Alles, was bleibt, ist die Liebe des Vaters zu seinem Kind.
Taht odasına başka bir kral girdi.
Ein anderer König betrat den Thronsaal.
Bir gün taht odasında evleneceğiz.
Eines Tages werden wir im Thronraum heiraten.
Taht Odasını yıktılar ve yeni bir Nevsky Süiti inşa ettiler.
Sie zerstörten den Thronsaal und errichteten eine neue Nevsky Suite.
Onun özel taht odasına asla giremeyecek.
Sie wird seinen privaten Thronsaal niemals betreten dürfen.
Taht Odası- çok farklı tahtlar olduğunu da biliyordu.
Der Thronsaal- Wer wusste, dass es so viele verschiedene Throne waren.
Günümüzde ise orada taht odası ve kraliyet ailesinin mücevherlerini içeren hazine odaları ziyaret edilebilir.
Heute können dort der Thronsaal sowie die Schatzkammern mit den Kronjuwelen besichtigt werden.
Ve taht odası hapishaneye döner… altın parıltısını yitirir… Hırsız, öyle bir zaman gelir ki, mücevher artık parlamaz.
Es kommt eine Zeit, Dieb, und der Thronsaal zum Kerker wird. da das Funkeln der Juwelen erlischt und der Glanz des Goldes sich verliert.
Şunu taht odasına götürün. Muhafızlar.
Bringt sie in den Thronsaal. Wachen.
Adam, taht odasının kapılarını kapat.
Adam, sichere die Türen des Thronsaals.
İşgalciler taht odasına ulaştıklarında adamlarım ortaya çıkıp hepsini ilahî kudretle öldürecek!
Wenn die Eindringlinge den Thronsaal erreichen, stehen meine Männer auf Und töten alle mit majestätischer, himmlischer Kraft!
Sonuçlar: 95, Zaman: 0.0279

Farklı Dillerde Taht odası

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca